Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2001
Karar No: 2020/4428
Karar Tarihi: 24.09.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/2001 Esas 2020/4428 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, mirasçılar tarafından mirasbırakanın tapu muvazaası yaparak taşınmazları davalı oğluna aktardığı iddiasıyla tapu iptali ve tescil talebiyle açılmıştır. Dairece, 1398 nolu parselin mirasbırakanın muvazaa yoluyla oğluna aktarıldığı kabul edilmiş ve tapu iptali-tescile karar verilmiştir. Ancak, 1130 nolu parselin mirasbırakan tarafından hibe edildiği ve tenkis yönünden de zamanaşımı sürelerinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir. Dava değeri ise mirasbırakan tarafından davalılara devredilen taşınmazların davacıların veraset ilamındaki paylarına (toplam 9/16) isabet eden kısmının dava tarihindeki değeri üzerinden hesaplanması gerektiği belirtilerek karar harcı olarak dava tarihindeki değere göre hesaplanan miktar üzerinden karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 438/7. maddesi
1. Hukuk Dairesi         2019/2001 E.  ,  2020/4428 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, babaları olan mirasbırakan ..."in dava konusu 1398 ve 1130 parsel sayılı taşınmazlarını mirastan mal kaçırmak amacıyla ara malikler kullanarak davalı oğlu ...’e aktardığını ileri sürmüşler, miras payları oranında tapu iptali-tescile, aksi takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, işlemlerde muvazaa bulunmadığını, annesi İsmet’e uzun süre baktığı için 1130 parsel sayılı taşınmazın annesi tarafından kendisine bağışlandığını, 1398 parsel sayılı taşınmazı ise ...’dan bedeli karşılığı satın aldığını, mirasbırakanın diğer mirasçılara da mal ve para bıraktığını belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
    Davanın kabulüne ilişkin karar Dairece; 1398 nolu parsel bakımından verilen kabul kararının doğru olduğu, ancak 1130 nolu parselin tedavül kayıtları getirtilerek mirasbırakanın temlikinin "hibe" suretiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin saptanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilerek 1130 nolu parsel bakımından bozulmuş; mahkemece bozmaya uyularak tamamlanan yargılama sonucunda 1398 nolu parsel hakkındaki davanın kabulüne; 1130 nolu parselin ise "hibe" yoluyla temlik edildiği, iptal-tescile konu edilemeyeceği, tenkis yönünden de zamanaşımı sürelerinin geçtiği gerekçesiyle 1130 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine dair verilen karar Dairece bu kez “1398 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulünün doğru olduğu, ancak 1130 nolu parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan Nuri tarafından 12.01.1989 tarihinde “satış “ suretiyle temlik edilerek malvarlığından çıkarıldığından , taşınmazın mirasbırakan tarafından temlikinden sonra başka temliklere de konu edilmesi halinde, sonraki temliklerin ne şekilde gerçekleştirildiğinin 1.4.1974 tarih ½ sayılı İnançları Birleştirme Kararının uygulanması açısından sonuca bir etkisi olmadığından 1130 nolu parsel bakımından da anılan İnançları Birleştirme Kararı kapsamında değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek 1130 nolu parsel yönünden bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 1130 nolu parsel yönünden de davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    -K A R A R-


    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
    Bilindiği üzere, muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı davalarda dava değeri, mirasbırakan tarafından temlik edilen payın dava tarihindeki değeri üzerinden davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet eden kısım olup, davanın kabulü halinde bu değer üzerinden nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekmektedir.
    Somut olayda, alınması gereken harç, mirasbırakan tarafından davalıların mirasbırakanı ...’e devredilen taşınmazların davacıların veraset ilamındaki paylarına (toplam 9/16) isabet eden kısmının dava tarihindeki değeri (toplam 251.163.- TL) üzerinden hesaplanması gerekirken neye göre hesaplandığı belli olmayan miktar üzerinden fazla harca hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, davacı tarafça yatırılan peşin harç ve tamamlama harcının davalılardan tahsili ile davacılara verilmesi gerekirken, hazineye irat kaydına hükmedilmesi de doğru değildir.
    Ne var ki, anılan bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün harca ilişkin 4. bendinin hükümden çıkarılarak yerine 4. bent olarak “Dava değeri olan 251.163.- TL üzerinden alınması gereken 17.156,90 TL karar harcından peşin alınan 742,50 TL harç ile 3.654,15 TL tamamlama harcı toplamı 4.396,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.760,25 TL karar ve ilâm harcının davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına” ibaresinin yazılmasına ve hükmün 5.bendinin hükümden çıkarılarak yerine 5.bent olarak “Davacı tarafça peşin yatırılan 742,50 TL harç ile 3.654,15 TL tamamlama harcı toplamı 4.396,65 TL ‘nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine” ibaresinin yazılmasına davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 24/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi