Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7014
Karar No: 2019/496
Karar Tarihi: 16.01.2019

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7014 Esas 2019/496 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, Vergi Usul Kanununa muhalefet suçu nedeniyle defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan mahkum edilmiş ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ayrıca sanık, sahte belge düzenleme suçundan da mahkum edilmiştir. Ancak, sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının temyiz edilemeyeceği ve sahte belge düzenleme suçunda yeterli delil olmadığı gerekçesiyle mahkumiyet kararının bozulması talebi kabul edilmiştir. Mahkeme kararına göre, delillerin tam olarak incelenmediği ve bazı kanun maddelerinin yanlış uygulandığı belirtilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyledir: 5271 sayılı CMK'nin 231/12, 264/2 ve 5237 sayılı TCK’nin 43/1 ve 53. maddeleri.
11. Ceza Dairesi         2016/7014 E.  ,  2019/496 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Sanık hakkında defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan; mahkûmiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
    Sanık hakkında sahte belge düzenleme suçundan; mahkûmiyet

    A) “Defter ve belgeleri ibraz etmeme” suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesi:
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi uyarınca temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olması nedeniyle, sanık müdafiinin temyiz talebinin 5271 sayılı CMK"nin 264/2. maddesi uyarınca itiraz olarak değerlendirilip merciince incelenmesi için dosyanın mahalline İADESİNE,
    B) “2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte belge düzenleme” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz talebinin incelenmesi;
    Mükellef sanığın, 2009, 2010 ve 2011 yıllarında sahte müstahsil makbuzları ve faturalar düzenlediğinin iddia edildiği davada; vergi raporlarında, sanığın devletten tarım desteği alacaklara belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği, tarh dosyası üzerinden yapılan incelemelere göre kiraladığı 60-70 metrekare iş yeri dışında hiçbir deposunun bulunmadığı, 5-6 ay sonunda adreslerinden ulaşılamadığı, ancak çiftçilerden mal almış gibi müstahsil makbuzu düzenleyip aldığı hububatları da....,....,....,..... Yüksel Tarım Nak. Ltd. Şti." ne toplam 1.248.792,00 TL değerinde mal satmış gibi 132 adet fatura düzenlediği, hasılatlarının yüksek olduğu ancak bu hasılatları elde edebilecek ticari organizasyona sahip olmadığı ve vergilerini de ödemediği tespitlerine yer verilmesi; sanığın, belgelerin gerçek olduğunu, sahte belge düzenlemediğini savunması, ancak savunmasını destekleyecek belge sunmaması karşısında; gerçeğin kuşkudan uzak şekilde ortaya çıkarılabilmesi için;
    1)Hangi çiftçiler adına müstahsil makbuzu düzenlediğinin dosya kapsamından anlaşılamaması nedeni ile, vergi raporlarında belirtilen ve Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği"nden alınan 10.2.2012 tarihli yazı cevabı ekinde, CD ortamında gönderilen “hububat destekleme prim icmallerine ait liste” nin vergi dairesinden sorularak, hangi çiftçilerin destekleme ödemelerinden yararlandığının tespit edilmesi;
    2) Faturaları ve müstahsil makbuzlarını kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
    3) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
    4) Adına müstahsil makbuzu düzenlenen çiftçi ve fatura düzenlenen mükelleflerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen belgeleri hangi ticari ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve sanığın bu belgelerin verilip alınmasına iştiraki olup olmadığının sorulması,
    5) Belgelerin gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için;
    a) Mükellef sanığa ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödenip-alındığına ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin olup olmadığının araştırılması,
    b) Adlarına müstahsil makbuzu düzenlenen çiftçilerin sanığa hububat satımı yapabilecek tarımsal faaliyetlerinin olup olmadığının araştırılması,
    c) Daha sonra, sanık ile belgeleri kullananların varsa ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
    6- Sahte belge düzenleme suçunda suç tarihinin her bir yıl için, düzenlenen son belge tarihi olduğundan; düzenlenen son belge tarihlerinin tespit edilmesi suretiyle suç tarihlerinin ve zamanaşımı sürelerinin belirlenmesi yerine, karar başlığında suç tarihlerinin “2009” olarak hatalı ve eksik gösterilmesi,
    7- Kabule göre de;
    a) Her takvim yılı içinde düzenlenen belgelerin ayrı suçu oluşturması nedeni ile her bir takvim yılı için ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, hangi yıldan olduğu da belirtilmeden yazılı şekilde tek mahkûmiyet hükmü kurulması,
    b) Aynı takvim yılına ait birden fazla belge düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK"nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 16.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi