15. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4094 Karar No: 2017/3749 Karar Tarihi: 01.11.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/4094 Esas 2017/3749 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı belediyenin, eser sözleşmesinin haklı olarak feshedildiği iddiasına karşın, mahkeme davacı şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve feshin haksız olduğunu tespit ederek davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, Yargıtay kararı, davacıların eda istemli bir talepte bulunmadığı, tespit davası açarken hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunmadığına ve dava şartı olan hukuki yararın olmadığına işaret ederek, mahkeme kararını bozmuştur. Kabul edilen kanun maddeleri ise HMK'nın 114/1-h ve 106/2 maddeleridir.
15. Hukuk Dairesi 2016/4094 E. , 2017/3749 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili gelmedi. Davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti talebine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; müvekkili şirketler ile davalı belediye arasında belediye sınırları içerisinde muhtelif yolların alt yapı ve üst yapı işini konu alan 17.01.2013 tarihli sözleşme imzalandığını, bu sözleşme gereği müvekkillerinin anılan bu işleri 11.647.766,20 TL bedelle yapmayı taahhüt ettiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 10 gün içinde yer teslimi yapılacağını ve yer tesliminden itibaren 600 gün içinde işin tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceğini, belediye tarafından 6.241.703,42 TL ödendiğini, 2, 3 ve 4 nolu hakedişlerin ödenmediğini, fiyat farkı ile birlikte belediyeden alacağın 2.186.581,52 TL olduğunu, ek süre verilmeksizin sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshi nedeni ile teminatın irad kaydedilmesi ve müvekkili hakkında kamu ihalelerinden yasaklanmasının söz konusu olacağını beyanla sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespitini talep etmiştir. Davalı vekili; yapılan işlerin eksik ve ayıplı olduğunu, bu eksikliklerin giderilmesi için davacının ihtarlarla uyarıldığını ve 10 günlük ek süre verildiğini buna rağmen davacının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeni ile sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece davalı tarafından düzenlenen hakediş raporları ile belirlenen ve sözleşme gereğince muaccel olan davacı alacağının ödenmediği, davalının kendi edimini ifa etmeden diğer tarafın edimini talep edemeyeceği gerekçesiyle feshin haksız olduğu tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK"nın 114/1-h maddesine göre; davacının dava açmakta hukuki yararı bulunması dava şartları arasında sayıldığı gibi HMK’nın 106/2 maddesine göre de; tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır. Davacının eda istemli bir talebinin bulunmadığı, feshin haklı olup olmadığı açılacak eda davasında tartışılacağından davacının müstakilen tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından ve hukuki yarar dava şartı olduğundan mahkemece davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.