Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1491
Karar No: 2015/522
Karar Tarihi: 09.04.2015

Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1491 Esas 2015/522 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/1491 E.  ,  2015/522 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır
    Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir.
    Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten süjelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Suçun bu nitelikli halinin oluşabilmesi için, bankaya ait mal ve hizmetler ile fonksiyonlarının kullanılması yeterli olup suçun mağdurunun kim olduğunun nitelikli halin oluşumu bakımından ayrıca bir önemi bulunmamaktadır. Bankaların, ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
    Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; sanıkların anne ve oğul oldukları, sanık...’ın sanık ...’e ait çek hesabından verilen çekleri keşide edip kullandığı, bu çeklerde 5 adedinin katılana ciro yoluyla geçtiği, ibraz tarihinde çeklerin karşılıksız çıktığı, bu şekilde sanıkların iştirak halinde sahte çek düzenleyip, mal alarak piyasaya sürdükleri ve takibinde imzaya itiraz etmek suretiyle piyasayı dolandırdıkları iddia edilen olayda; sanıkların aşamalarda tutarlılık gösteren savunmaları, katılanın ifadesi, dosyada bulunan ticari faaliyetle ilgili evraklar ile tüm dosya kapsamına göre, sanık ..."ün işyeri açtığı ve çek karnesi aldığı, bu çeklerin sanık... tarafından ticari işlerde kullanıldığı, ancak işyerini fiilen çocuklarının işlettiği, çeklerin de gerektiğinde kullanılmak üzere işyeri kasasında durduğu, sanık..."ın zaman zaman satın aldığı mallara karşılık bu çekleri kendisi doldurmak suretiyle alacaklılara verdiği, asıl hukuki ilişkide sorun olmadığında çeklerin ödendiği ve işlerin bu şekilde yürütüldüğü, sanık ..."ün bu husustan haberi ve rızasının bulunduğu, suça konu çekleri de sanık..."ın ... isimli bir şirketten satın aldığı mallara karşılık düzenleyip adı geçen şirket elemanına verdiği, buna ilişkin sipariş fişi ve makbuzun dosyada bulunduğu, ancak ilgili şirket tarafından mallar gönderilmediği halde çeklerin ciro yoluyla tedavüle konulduğu ve en sonunda katılanın eline geçtiği, sanıkların mallar gönderilmediği için çekleri ödemedikleri ve yapılan icra takibine bu nedenle itiraz ettikleri, ayrıca...Asliye Ticaret Mahkemesi"nde borçlu olmadıklarına dair menfi tespit davası açtıkları, sanıkların kasıtlarının sahteciliğe yönelik olduğuna, fikir ve eylem birliği içerisinde, kişileri dolandırmak amacıyla hareket edip haksız menfaat temin ettiklerine ilişkin, her türlü şüpheden uzak, somut ve kesin delil bulunmadığı anlaşılmakla sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından verilen beraate yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemekle tebliğnamedeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi