Esas No: 2021/1333
Karar No: 2022/4292
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1333 Esas 2022/4292 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının ceza dosyası kapsamında tutuklu kaldığı ve daha sonra beraat ettiği olayla ilgili olarak açtığı tazminat davası, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle reddedildi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi, yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi. Davacı vekilinin temyiz itirazları reddedildi ve dosya İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Kararda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 142/1. maddesi ile 304/1. maddesi ile değiştirilen 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesine atıfta bulunuldu.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddine dair İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/99 E-2016/207 K sayılı hükmüne karşı istinaf başvurusunun esastan reddi
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hükme yönelik, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 31.10.2016 tarihli, 2016/15 Esas, 2016/21 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Tazminat talebinin dayanağı olan Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/281 Esas – 2012/241 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının kasten öldürme suçundan 14.08.2009 – 15.07.2011 tarihleri arasında 700 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 10.09.2012 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu;
Davacının 115.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, tazminata esas ceza davasındaki beraat hükmünün kesinleşmesinin ardından CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açılması nedeniyle dava açma süresinin geçtiği gerekçesi ile davanın reddedilmesi üzerine davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin davanın kabul edilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve Kanuna uygun bulunan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi'nin 31.10.2016 tarihli, 2016/15 Esas, 2016/21 Karar sayılı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karara karşı yapılan temyiz isteminin isteme uygun olarak 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 31/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.