Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/1211
Karar No: 2022/4295
Karar Tarihi: 31.05.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1211 Esas 2022/4295 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, cebren iskat veya vazife görmekten menetmeye teşebbüs suçundan tutuklu kalmış, daha sonra beraat etmiş ve tazminat talep etmiştir. Mahkeme, davacının maddi tazminat taleplerini kısmen kabul etmiş, toplam 1.712.734,89 TL maddi tazminatın ve 100.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmetmiştir. Ancak, mahkeme kararı temyiz edilmiştir ve Yargıtay, kararın bazı noktalarda hatalı olduğuna karar vermiştir.
Karara göre,
1. Davanın aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı başka davalara ilişkin ödemelerin önlenmesi ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından araştırılması gerektiği gözetilmemiştir.
2. Davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiği gözetilmemiştir.
3. Hüküm verilirken, davacının beraat etmiş olması nedeniyle maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ve koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilmemiştir.
4. Davacının muhtemel kayıpları (maaş farkı, OYAK emeklilik yardım farkı ve konut ön birikim fonundan kaynaklı kayıplar) maddi
12. Ceza Dairesi         2021/1211 E.  ,  2022/4295 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.712.734,89 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/181 Esas - 2015/145 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren iskat veya vazife görmekten menetmeye teşebbüs suçundan 01.10.2012 – 09.10.2013 tarihleri arasında 373 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 03.06.2015 tarihinde kesinleştiği, davanın tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı ve dava için Kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
    Davacının 1.712.734,89 TL ıslahla 1.847.672,19 TL maddi, 5.000.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece; cezaevi harcamaları, ziyaret masrafları, bozdurulan döviz kuru farkları, eşya harcamaları ve benzeri giderlerin maddi olarak ödenmesi husususundaki taleplerin reddiyle, davacının Orgeneral rütbesinden emekli olması halinde oluşan 502.476,08 TL maaş farkı, 386.259,81 TL konut fonu yardım farkı, 809.299,00 TL Oyak emeklilik yardım farkı, 14.700.00 TL avukatlık ücreti olmak üzere toplam 1.712.734,89 TL maddi tazminat ile 100.000 TL manevi tazminatın haksız tutuklama tarihi olan 01/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
    1-Hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Dairemizce gidilen görüş değişikliğine göre; tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında beraat etmiş olması nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiği, maktu vekalet ücretini aşan ve serbest meslek makbuzu ile ispatlanan kısmın ise davacı ile avukatı arasındaki hukuki ilişkiye dayandığı, bu nedenle koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    4-Davacının, Orgeneral rütbesinden emekli olması halinde oluşan maaş farkı gibi muhtemel kayıpları ile OYAK üyesi olan davacının emeklilik yardımı ve konut ön birikim fonundan kaynaklı kayıplarının maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınamayacağının gözetilmemesi,
    5-Davacı vekilinin tebliğnameye cevap dilekçesinde davacının emekli olduğundan bahsettiğinin anlaşılması karşısında, davacının tutuklama tarihinden sonra tahliye tarihinde emekliye ayrılıp ayrılmadığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılamadığından bu husus araştırılarak tutuklama tarihinden tahliye tarihine kadar geçen sürede emekliye ayrıldığının tespit edilmesi halinde emeklilik tarihi ile tahliye tarihi arasındaki süre için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
    6-Yargıtayın görevi ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması ve benzer olaylarda aynı çözüm tarzının oluşturulmasıdır. Bu görev yerine getirilirken hukukun genel ilkeleri, ülkedeki pozitif hukuk normları ve uluslararası temel insan haklarına ilişkin kural ve kabullere uygun bir yorum ve uygulama benimsenmelidir.
    Bu ilke yalnızca denetim mahkemeleri için değil, hüküm mahkemeleri için de geçerlidir. Hukuk devletinin en belirgin özelliği hiçbir kurum ve makam ayrımı gözetilmeden herkesin hukuk kurallarına uymasıdır.
    Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da üzerinde olacak şekilde fazla manevi tazminata hükmolunması,
    Kabule göre de;
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan düzenleme ve kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine tayin olunan tazminat miktarı dikkate alınarak, hükmedilen tazminat miktarının tamamı esas alınarak hesaplanacak şekilde tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken davacı hakkında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarınca hesaplanan iki ayrı nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 31/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi