Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/482
Karar No: 2013/2441
Karar Tarihi: 26.03.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/482 Esas 2013/2441 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/482 E.  ,  2013/2441 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... geldi. Aleyhine temyiz istenilen taraftan gelen olmadı. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında Yukarıdamlapınar Köyü 114 ada 57 parsel sayılı 9385,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Bekir oğlu ... adına; 115 ada 18 parsel sayılı 2122,48 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz aynı nedenlerle ... oğlu ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., yasal süresi içinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davalı taşınmazlara yönelik ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli 115 ada 18 parsel sayılı taşınmaz ile 114 ada 57 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün davacı ... adına tesciline; 114 ada 57 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan bölümü Mahkemenin 2010/63 Esas sayılı dava dosyasında dava konusu olduğundan mükerrer tescile neden olunmaması için karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; çekişmeli taşınmazların Kağızman Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/99 Esas, 1952/75 Karar sayılı ilamı ile Oluklu Köyüne bırakılan arazinin Köy Tüzel Kişiliği tarafından köylülere dağıtılması sonucunda davacı tarafa verildiği, o tarihten beri davasız ve aralıksız olarak kullanıldığı, davacı taraf yararına edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazlar Yukarıdamlapınar Köyü ile Oluklu Köyünün sınırına yakın bölgede bulunmaktadır. Kadastro çalışmaları sırasında çekişmeli taşınmazların tamamı Yukarıdamlapınar Köyünün çalışma alanı sınırı içinde tespit edilmiştir. Gerekçeli kararda belirtilen Kağızman Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/99 Esas, 1952/75 Karar sayılı ilamı incelendiğinde davacının Oluklu Köyü Tüzel Kişiliği, davalının Ortaköy Köyü Tüzel Kişiliği, davanın elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğu ve davanın taraflar arasındaki sulhun tasdiki ile sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Kağızman Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/99 Esas, 1952/75 Karar sayılı ilamında Yukarıdamlapınar (Yukarıçepik) Köyü Tüzel Kişiliği veya Yukarıdamlapınar Köyü halkından kişiler taraf değildir. Dolayısıyla Kağızman Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/99 Esas, 1952/75 Karar sayılı ilamının, davada taraf olmayan Köy Tüzel Kişiliğini veya taraf olmayan köy halkından kimseleri bağlayacağı düşünülemez. Kaldı ki Kağızman Sulh Hukuk Mahkemesinin 1951/99 Esas, 1952/75 Karar sayılı ilamında Yukarıdamlapınar Köyü ile Oluklu Köyünün sınırının belirlenmesine ilişkin bir hüküm de bulunmamaktadır. Sadece tarafları arasındaki sulhun tasdiki ile Oluklu Köyü ile Ortaköy Köyleri arasında belirlenen sınırın kuzeyinde kalan bölümün Yukarıçepik (Yukarıdamlapınar) Köyünün arazisi dışında kalan bölümünün davacı Oluklu Köyüne ait
    olacağı belirtilmektedir. Bu nedenlerle, mahkemece, çekişmeli taşınmazların hangi köy sınırları içinde kaldığı değerlendirilerek sonuca ulaşılmasında isabet bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için aydınlığa kavuşturulması gereken husus, tespit günü itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca kim veya kimler
    yararına zilyetlikten edinme koşullarının oluştuğu hususudur. Bu hususta yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Yine; kadastro tespitlerine aykırı sonuçlara ulaşıldığı halde, tespit bilirkişileri dinlenilmeden karar verilmesinde de isabet bulunmamaktadır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilemez. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; çevre köylerde oturan ve davada yararı bulunmayan elverdiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek yerel bilirkişi kurulu, tarafların aynı nitelikteki kişiler arasından bildirecekleri tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, önceki keşifte dinlenmiş yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişiden oluşacak ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, Yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazlar ile çekişmeli taşınmazların sınırları içinde bulunduğu 114 ada ve 115 adadaki taşınmazlar bütünün öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldıkları, kullanan kişiler arasındaki akdi veya irsi ilişkilerin neler olduğu gibi kadastro tespit günü itibariyle kim veya kimler yararına zilyetlikten edinme koşullarının oluştuğunu belirlemek yönünden gerekli olan hususlar tek tek ve olaylara dayalı olarak sorulup saptanmaya çalışılmalıdır. Yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalıdır. Önceki keşifte dinlenmiş yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının beyanlarına aykırı sonuçlara ulaşılması halinde, o keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar bu hususta yeniden dinlenerek, tespite aykırı sonuçlara ulaşılması halinde de tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalıdır. Yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişilerinin sözleri dosya içine getirtilecek tüm komşu taşınmazların tutanak örnekleri ve varsa dayanaklarını oluşturan kayıtları ile denetlenmelidir. Yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ile tespit bilirkişilerinin sözlerinde geçmesi halinde ilgili yıllara ait köy karar defterleri getirtilerek bildirilen vakıaların doğruluğu yönünden incelenmelidir. Ziraatçı bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların tarımsal niteliğini bildirir, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, çekişmeli taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini irdeler, çekişmeli her taşınmaz ve bir bütün olarak çekişmeli arazi bölümünün değişik yönlerinden çekilmiş ve üzerine fen bilirkişiler tarafından çekişmeli taşınmazların sınırları işaretlenmiş fotoğraflarla desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalıdır. Aynı şekilde keşfe katılacak fen bilirkişisinden yapılacak keşif ve uygulamaları izleyip denetlemeye olanak verir, gösterilen sınırlar işaretlenmiş ayrıntılı rapor alınmalıdır. Bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Taraflar arasındaki çekişmenin niteliği itibariyle önem kazanan hususun, çekişmeli taşınmazların hangi köy sınırları içinde kaldığı değil, kim veya kimler yararına edinme koşullarının oluştuğu hususu olduğu gözetilerek bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, 114 ada 57 sayılı parsel 2010/63 Esas sayılı dosyada da dava konusu olup, aynı taşınmaz hakkındaki davaların birlikte görülmesi gerektiği halde davalar birleştirilmeden, taşınmazın değişik bölümleri hakkında iki ayrı dosyada karar verilmesi de isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 990.00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden tarafa iadesine,
    26.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi