MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Dava konusu Kasımuşağı Köyü 104 ada 143 parsel sayılı 122.100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro çalışmaları sırasında ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın babasından kaldığını taksim ile de kendisine düştüğünü belirtip kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile adına tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, hükme dayanak yapılan fen bilirkişisi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen toplam 13.652,64 metrekarelik bölüm içerisinde 11.000 metrekarelik bölümün davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece hükme dayanak yapılan fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleriyle gösterilen toplam 13.652,64 metrekarelik bölüm içerisinde 11.000 metrekarelik bölümde davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Mahkemece davacı lehine hüküm kurulan ve fen bilirkişisi raporuna göre (A) ve (B) harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümleri içerisinde kaldığı bildirilen 11.000 metrekarelik taşınmaz bölümünün (A) ve (B) harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümlerinin hangi kısımlarına karşılık geldiği anlaşılamamaktadır. Sağlıklı sonuca varabilmek için davacı lehine karar verilen 11.000 metrekarelik taşınmaz bölümünün sınırlarının kroki üzerinde işaretlenmesi için fen bilirkişisinden yeniden rapor alınmalı, sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları yerinde görüldüğnüden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 25.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.