17. Hukuk Dairesi 2013/2869 E. , 2014/1402 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Ltd. Şti. vekili, davalı ... vekili ve ihbar edilen (dahili davalı) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik (...) sigortacısı olduğu aracın davacıların eşi/babaları yaya Nesim Ustabaş"a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte davacı eş ... için 34.044,91 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile 500,00 TL. cenaze masrafının tüm davalılardan, davacı eş için 30.000,00 TL., davacı çocuklar için 10.000,00"er TL. olmak üzere toplam 60.000,00 TL. manevi tazminatın ise sigorta şirketi dışındaki davalılardan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı ..."ın ıslah edilen maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının ise; davacı eş ... için 15.000,00 TL., diğer davacıların her biri için 5.000,00"er TL. yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Ltd.Şti. vekili, davalı ... vekili ve ihbar edilen (dahili davalı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmama-
sına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle aleyhlerindeki hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-)İhbar edilen sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Her ne kadar ihbar edilenin (dahili davalı) davada taraf sıfatı olmayıp kararı temyiz etme hakkı olmasa da, aleyhinde hüküm kurulmuş olması nedeniyle hükmü temyizde hukuki yararı bulunduğu anlaşıldığından, temyiz talebinin kabulü ile yapılan incelemede;
Usul hukukumuzda dahili dava müessesesi bulunmayıp, HUMK"nun 49-52 nci maddeleri (6100 S.HMK.md.61 vd.) uyarınca, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen kişi, dava açıldıktan sonra ihbar ya da dahili dava dilekçesi ile davada taraf sıfatını kazanamayacağı gibi, ıslah yoluyla dahi davada taraf değişikliğinin olanaklı bulunmadığı ve husumetin res"en dikkate alınması gerektiği gözetilmeden hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan ve davada taraf sıfatı taşımayan ihbar edilen konumundaki sigorta şirketinin diğer davalılarla birlikte tazminattan sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... . vekili ile davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan aleyhlerindeki hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, ihbar olunan sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile aleyhindeki hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 117,30 TL kalan harcın temyiz eden davalılar ... Ltd. Şti., davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde ihbar olunan"a geri verilmesine 10.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.