Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15946
Karar No: 2017/5644
Karar Tarihi: 18.04.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/15946 Esas 2017/5644 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Aile Mahkemesinin verdiği karara göre, davacı ve davalı arasında edinilmiş mal rejimi geçerliydi ve evlilik birliği içinde alınan araç davalı adına tescil edilmişti. Davacı, aracın alımında davalının babasının da katkısı olduğunu iddia etmiş, ancak bunu ispatlayamamıştı. Mahkeme, dava konusu aracın tamamının edinilmiş mal ile alındığı kabul edilerek davacının katılma alacağı belirlenmiştir. Dosya kapsamında yer alan bilirkişi raporu da dikkate alınarak davalıdan 3.977,50 TL katılma alacağı alınmıştır. Ancak mahkemece, davalının babasının katkısının olduğu kabul edildiği için bu miktar hatalı hesaplanmıştır. Bu nedenle karar temyiz edilmiştir ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, hükümdeki hatayı gidermek için kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu (TMK) 202/1.m, 219.m, 225/son, 227/1, 228/1, 229.m, 230.m, 231.m, 232 ve 235/1. m, 236/1.m
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 33. m, Geçici 3. maddesi
- Hukuk Usulü Muhakem
8. Hukuk Dairesi         2015/15946 E.  ,  2017/5644 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    KARAR
    Davacı ... vekili, evlilik birliği içerisinde davalı adına tescil edilen ve borçları müştereken ödenen bir adet araç alındığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00 TL katılma alacağının faiziyle tahsilini talep etmiştir. 12.03.2015 havale tarihli harcını yatırdıkları dilekçe ile talep miktarını 9.500,00 TL olarak arttırmıştır.
    Davalı ... vekili, araç alımında davalının babasının yaklaşık 16.000,00 TL yardımda bulunduğunu, tarafların o dönem yeni evli olduklarından eşya borcu ödemekte olduklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek dava konusu aracın 2008 yılında edinildiği, edinim tarihi dikkate alındığında, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu, tanık anlatımlarından dava konusu aracın alımında davalının ailesinin 16.000,00 TL katkısının olduğu, geri kalan paranın ise tarafların ortak çalışması ve ortak kazançları ile sağlandığı yönünde kanaat oluştuğu ve 13/01/2015 tarihli hesap bilirkişi raporu da dikkate alınarak 3.977,50 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde reddedilen kısım yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.
    Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden(TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının(TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin(TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır(TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa"dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur.
    Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerleri esas alınır(TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır.
    Somut olaya gelince; taraflar, 22.02.2006 tarihinde evlenmiş, 18.10.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 12.02.2013 kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu araç, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 04.07.2008 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m).
    Mahkemece, davalının ailesi tarafından araç alımında katkıda bulunulduğunun kabulü ile yapılan hesap hükme esas alınmış ise de, tasfiyeye konu edilen aracın satın alındığı şirketin yazı cevabından araç alınırken 27.06.2008 tarihinde nakit 3.000,00 TL, 04.07.2008 tarihinde banka havalesi ile 25.000,00 TL ve 05.07.2008 tarihinde 1.000,00 TL nakit olmak üzere davalı tarafından ödeme yapıldığı belirtilmiştir. Araç alımında davalının babası tarafından 16.000,00 TL ödeme yapıldığı dosya kapsamından ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, aracın tamamının edinilmiş mal ile alındığı kabul edilerek davacının katılma alacağının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,
    peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
    18.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi