Esas No: 2019/207
Karar No: 2021/1956
Karar Tarihi: 27.04.2021
Danıştay 10. Daire 2019/207 Esas 2021/1956 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/207
Karar No : 2021/1956
TEMYİZ EDENLER (DAVACILAR) : 1- ... 5- ...
2- ... 6- ...
3- ... 7- ...
4- ... 8- ...
VEKİLLERİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının davacılar tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 10/10/2015 tarihinde Ankara Garı önünde düzenlenen bombalı saldırıda hayatını kaybeden ...’ün yakınları olan davacılardan anne ve baba için 150.000,00 TL, kardeşlerinden her biri için 75.000,00 TL olmak üzere toplam 750.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihi olan 08/09/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin kararıyla; dava dosyasının incelenmesinden; 10/10/2015 tarihinde Ankara Garı önünde düzenlenen bombalı saldırıda hayatını kaybeden ...'ün yakınları olan davacıların, maddi ve manevi tazminat istemiyle 08/09/2017 tarihli dilekçe ile başvuru yaptığı, davalı idarenin 13/09/2017 tarihli yazı ile verdiği cevabın kesin olmayan, belirsiz bir cevap olduğu ileri sürülerek ölenin anne ve babası açısından her biri için 150.000,00 TL, kardeşlerinden her biri için 75.000,00 TL olmak üzere toplam 750.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihi olan 08/09/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle 28/09/2017 tarihinde ... İdare Mahkemesi'nde dava açıldığı, başvurunun üzerinden 60 günlük süre geçmeden dava açıldığı; öte yandan davalı idarenin 13/09/2017 tarihli yazısının, 2577 sayılı Kanun’un 13. maddesinde düzenlenen 'isteğin kısmen ya da tamamen reddi’ niteliğinde olmadığı, davacılar tarafından açılan iş bu davanın, idarece cevap verme süresi olan 60 günlük süre dolmadan, başka bir deyişle vaktinden önce açılmış olması sebebiyle esasının incelenmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle mahkemenin ... tarih ve E: ... K: ... sayılı kararı ile davanın incelenmeksizin reddine karar verildiği, ... tarih ve ... sayılı işlemle idarece manevi tazminatlarla ilgili talepler hakkında herhangi bir işlem yapılmayacağı yönünde cevap verilmesi üzerine 19/02/2018 tarihinde bakılmakta olan davanın açıldığı, bu durumda, idari eylemden kaynaklı işbu tam yargı davasında, 10/10/2015'te gerçekleşen bombalı saldırı ve olay tarihinde ölüm olayının gerçekleşmesi üzerine davacıların 10/10/2015 tarihinden itibaren bir yıl içerisinde idareye başvuruda bulunması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 08/09/2017 tarihinde idareye başvuruda bulunduğu göz önüne alındığında, davanın süre aşımı sebebiyle esasını inceleme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle süre aşımı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay'da ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, bu sürelerin idari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun "Başvurunun süresi, şekli, incelenmesi ve sonuçlandırılması" başlıklı (Değişik: 28/12/2005 - 5442/3 md.) 6. maddesinde, zarar gören veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin zarar konusu olayın öğrenilmesinden itibaren altmış gün içinde, her halde olayın meydana gelmesinden itibaren bir yıl içinde zararın gerçekleştiği veya zarar konusu olayın meydana geldiği il valiliğine başvurmaları halinde gerekli işlemlere başlanacağı, bu sürelerden sonra yapılacak başvuruların kabul hastaneye kabulünden hastaneden çıkışına kadar geçen süre, başvuru süresinin hesaplanmasında tebliğine kadar genel hükümlere göre dava açma sürelerini durduracağının hükme bağlandığı, dava dosyasının incelenmesinden, davacılar tarafından, 10/10/2015 tarihinde Ankara Garı önünde meydana gelen patlama sonrası hayatını kaybeden murisleri ...'ün terör eylemi nedeniyle vefat ettiği ileri sürülerek uğradıkları maddi ve manevi zararın tazmini isteğiyle 08/12/2015 tarihinde Ankara Valiliği'ne başvurulduğu, başvurunun Ankara Valiliği Zarar Tespit Komisyonuna iletilmesi sonrası Komisyonun ... tarih ve ... sayılı işlemiyle reddedilmesi üzerine davacılar tarafından, 28/09/2017 tarihinde bakılan davanın açıldığı, olayda, davacıların 08/12/2015 tarihinde uğradıkları maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle Ankara Valiliğine başvuruda bulunduğu, 5233 sayılı Kanun'un 6. maddesi hükmü uyarınca dava açma süresi içinde yapılan başvuru nihai işlem sonucunun ilgiliye tebliğine kadar genel hükümlere göre dava açma sürelerini durduracağından davacıların, başvurularının Ankara Valiliği Zarar Tesbit Komisyonuna iletilmesi sonrası Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı işlemiyle reddedilmesi üzerine 2577 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca 60 günlük dava açma süresi içerisinde davayı açmaları gerekirken bu süre geçtikten sonra 28/09/2017 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle incelenmesine hukuken olanak bulunmadığına, ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararın usul ve hukuka uygun olup kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, davacıların istinaf isteminin reddi ile anılan kararın belirtilen gerekçe ile onanmasına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacılar vekili tarafından, davalarının süreaşımı nedeniyle reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Davacılar vekilinin temyiz isteminin, dava konusu manevi tazminata ilişkin aynı davacılar tarafından açılan davanın derdest olması nedeniyle reddedilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacılar vekili tarafından, ... İdare Mahkemesinin E: ..., K: ... sayılı dosyasında açılan aynı davacılara ve aynı olaya ilişkin manevi tazminat talepli dosyada; davacılar lehine manevi tazminata karar verildiği ve bu dosya ile ilgili yargılamanın Dairemiz E:2021/593, K:2021/1958 sayılı dosyasında devam ettiği anlaşıldığından davanın derdestlik nedeniyle reddedilmesi gerekirken temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında davanın süreaşımı nedeniyle reddedilmesinde neticesi itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, varsa artan posta ücretinin istemi halinde (davalı/davacıya) iadesine, 27/04/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.