Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2512
Karar No: 2020/224
Karar Tarihi: 15.01.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/2512 Esas 2020/224 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/2512 E.  ,  2020/224 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum ve davalı ... Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., ..., ... tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı ve davalı ...Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı Kurum, 27.09.2013 gününde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirden oluşan masrafın şimdilik 8.718,69 TL sinin rücuan tahsilini istemiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davada müvekkil şikrete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, kaza sonucu vefat eden işçinin şirkette giriş kapısında görevli sadece fabrikaya giriş çıkışları kontrol ile görevlendirilmiş olmasına karşın, bu görevini dışına çıktığını belirterek; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalılar ... ve ... vekilleri ise, davalı ..."nın diğer davalı ..."ın çalışanı olduğunu, müvekkillerinin söz konusu kazada hiçbir kusurunun bulunmadığını, iş kazası sonucu vefat eden ..."nin %70 görme engeli olmasına rağmen gece bekçisi olarak çalıştırıldığını, 5510 sayılı Kanunun 21. maddesinde açıkça işverenin kastı yahut kusurunun bulunması şartının arandığını, bu hususun dava şartı olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece, “Davanın kabulü ile, 8.718,69 TL peşin sermaye değerli gelirin 01.10.2013 gelir bağlama onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile (sigorta şirketi için poliçe limiti ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına” karar verilmiştir.
    Davacı Kurum vekili; kazanın meydana gelmesinde sigortalının kusurunun bulunmadığını, kusurun tamamının davalılara ait olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
    Davalı ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş. vekili; kazanın meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunmadığını, sigortalının görevi ile ilgili olmayan bir yerde beklerken kazanın meydana geldiğini, tüm kusurun kamyon sahibi, kamyon şoförü ve kazalıda olduğunu, Bursa 9. İş Mahkemesince alınan kusur raporu ile çelişki giderilmeden hüküm kurulduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
    Davalılar ... ve ... vekili; davalı ..."nın geri manevra yapmak yerine başka yerden dönüş yapma imkanı bulunmadığını, gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini, mal yükleme bölümünde yeterince aydınlatma olmadığını, manevra alanının traktör ve çöp yığınlarıyla dolu olduğunu, ..."nin görme kusuru olmasına rağmen gece vardiyasında çalışmasının hatalı olduğunu, davalı ... firmasının kusurlu olduğunu, kazalının ağır kusurlu olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
    B-BAM KARARI
    İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi’nce verilen kararda; “İlk derece mahkemesi tarafından alınan hesap raporunda; davalı ... Tekstil Şirketinin sorumluluğunun tüm davalıların kusuru oranında 78.468,76 TL olduğunun, kazaya karışan üçüncü kişilerin sorumluluğunun ise 39.234,38 TL ile sınırlı olduğunun tespit edildiği, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamanın hatalı olduğu, ancak istinaf mahkemelerinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak inceleme yapabileceği, kamu düzenini ilgilendirmeyen konularda re"sen inceleme yapamayacağı, davalıların istinaf taleplerinin kusura yönelik olduğu anlaşılmakla bu hususta herhangi bir düzelteme yapılmayarak istinaf taleplerinin HMK"nın 353/1-b maddesinin 1. alt bendi gereğince esastan reddine “ dair hüküm kurulmuştur.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı Kurum ve Davalı ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., ..., ..., vekilleri, aynı istinaf gerekçeleriyle kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava; 27.09.2013 tarihli iş kazası vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirin tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 21/1 ve 21/4. maddeleridir.
    1- Somut olay, davalı ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş. işyerinde davalı ...’nın sevk ve idaresindeki 16 J 7762 kamyonete kumaş deposunda kumaş yüklendikten sorna geri geri manevra yaparak çıkmak isterken, ... çalışanı bekçi Kazım Canbirdi’ye çarşması sonucu meydana gelmiştir. Davalılar arasındaki ilişkinin tespiti açısından; Mahkemece öncelikle yapılması gereken iş, 16 J 7762 plakalı aracın ... ...Ltd.Şti.’ne mi, ... Nakliyat işyerine mi ait olup olmadığının tespit edilerek; bu kapsamda da ...’nın hangi işyerinin çalışanı olduğunun saptanması gerektiğidir.
    2- Dosya içeriğinden, ... İş Mahkemesi 2014/851 E. sayılı dosyada hak sahipleri tarafından, ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., Çay Kardeşler...Ltd.Şti. isimli şirkete, ... ya karşı dava açıldığı anlaşılmakla; akıbetinin ne olduğu hususu tespit edilememektedir. Bu kapsamda Mahkemece, tazminat dosyası celp edilmelidir.
    3- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi (Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu 53. madde) hükmü uyarınca hukuk hakimi ceza davasında alınmış kusur raporu ile bağlı değilse de kesinleşmiş ceza ilamıyla saptanmış maddi olgularla bağlıdır.Buna göre; ..., ..., hakkında ceza davası açılmakla; Yerel Mahkemece verilen haklarında verilen cezaların ertelenmesine dair kararın, düzelterek onama kararı ile Yargıtay ilgili dairesinden incelemeden geçtiği; belirtilen yerel mahkeme kararında Mümin Güçyılmza hakkında suç duyurusunda bulunulmasına da karar verildiği görülmüştür. Bu noktada, yapılması gereken iş Mümin hakkındaki suç duyurusu, ceza soruşturması ve sonucunun araştırılmasıdır.
    Belirtilen ilk üç husus araştırıldıktan sonra ceza ve tazminat dosyalarındaki kusur ile bu davadaki kusur raporları arasındaki çelişkiler de giderilerek belirlenmeli; kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, tarafların kusur oran ve aidiyetleri işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilerden alınacak oluşa uygun bilirkişi raporu uyarınca saptanmalıdır.
    4-5510 sayılı Kanunun 21/1. maddede işverenin, 21/4. maddede üçüncü kişinin rücu alacağından sorumlulukları düzenlenmiş olup bu maddelere göre açılan rücuan tazminat davalarında işveren ile üçüncü kişi arasında müteselsil borçluluk ilişkisi bulunduğundan konuya ilişkin olarak 818 sayılı Borçlar Kanununun irdelenmesi de gerekmektedir. Sigortalının iş kazası veya meslek hastalığına uğramasına birden çok kişinin birlikte kusurlarıyla neden olmaları durumunda, anılan Kanunun 50.- 51. maddeleri (6098 sayılı Kanunun 61. ve 62. maddeleri= gereğince teselsül hükümleri kapsamında bu kişilerin birlikte sorumlulukları vardır ve 146. maddeye (6098 sayılı Kanunun 62. maddesine) göre, kendi payından fazlasını ödeyenin diğer müteselsil borçlulara karşı rücu hakkı saklı kalmak kaydıyla, her bir borçlu yönünden kusurlarına karşılık gelen miktar ayrılmaksızın teselsül kurallarına göre sorumluluklarına karar verilmelidir. İş kazası veya meslek hastalığına birlikte sebebiyet veren sorumluların işveren ve üçüncü kişi olması durumunda ise, işverenin müteselsilen sorumlu olacağı tutar, İşverenin müteselsilen sorumlu olacağı tutar, 1. fıkra gereğince kendi kusur payı gözetilerek sorumlu tutulacağı miktarın (gelirin ilk peşin sermaye değeri x işverenin kusur oranı), üçüncü kişinin 4. fıkraya göre sorumlu olacağı tutar (gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı x üçüncü kişinin kusur oranı=ya da peşin sermaye değeri x üçüncü kişinin kusurun yarısı) ile toplamı, kanun koyucunun getirdiği “gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı” sınırlaması karşısında üçüncü kişinin müteselsilen sorumlu tutulacağı miktarın ise, gelirin ilk peşin sermaye değerinin yarısı ile işveren de dahil olmak üzere tüm davalıların kusurları toplamının çarpımı sonucu elde edilecek tutar kadar olması gerekmektedir. Bu yaklaşım ve uygulama, işvereni, iç ilişkide üçüncü kişiye rücu edemeyeceği miktarı Kuruma ödemek zorunda bırakmadığından da hakkaniyete uygundur.
    Somut olayda; yukarıda işaret edilen ilk üç husus çözüme kavuştuktan sonra; belirtilen yöntem çerçevesinde hesap raporu alınıp, davalıların 21/1 -4 kapsamındaki teselsül sorumlulukları doğru biçimde belirlenmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı Kurum ile davalılardan ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., ... ve ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Teks Boya Apre Plastikleme Tic. ve San. A.Ş., ... ve ..."ya iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 15.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi