Dikili Ağaç - fidan veya bağ çubuğuna zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/9161 Esas 2020/13792 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/9161
Karar No: 2020/13792
Karar Tarihi: 30.11.2020

Dikili Ağaç - fidan veya bağ çubuğuna zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/9161 Esas 2020/13792 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dikili ağaç kesme suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sanık tüm aşamalarda savunmasında bu ağaçların kendisine ait olduğunu ve uzun süredir bu ağaçların kendilerinin kullanımında olduğunu belirtmiştir. Katılanların da sanığın savunmasını doğruladığı ve ağaçların kanal ile sanığın parsel sınırı arasında kalan müşterek malik parselin fiili kullanım alanı dışında kaldığının tespit edildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanığın kast ve iradesiyle hareket ettiğine dair somut bir kanıt olmadığından, mahkumiyet hükmü yerine sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, TCK'nın 152/1-c maddesi yerine 151/2-c maddesinin uygulanmış olması sonucu hükmün bozulması gerektiği de belirtilmiştir. Bu maddeler, sırasıyla \"mala zarar verme\" ve \"mala zarar verme için tehlike yaratan bir araç veya alet kullanma\" suçlarını düzenlemektedir.
2. Ceza Dairesi         2020/9161 E.  ,  2020/13792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dikili Ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    O yer Cumhuriyet savcısının, dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünü sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine yönelik olarak lehe temyiz ettiği belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığın tüm aşamalarda alınan savunmalarında; suça konu ağaçların kendi arazileri içinde kaldığını bildiğini ve bu sebeple 10 yıldır bu ağaçların meyvelerini babası ile birlikte topladığını ve bu nedenle de kestiğini beyan ettiği, katılanların da son 10 yıldır kesilen ağaçların meyvesini sanık ve babası tarafından toplandığını, kendilerinin seslenmediğini ve bu ağaçların kendiliğinden yetişmiş ağaçlar olduğunu beyan ederek sanığın savunmasını doğruladıkları ve Ziraat Bilirkişi tarafından yapılan tespitte de 40-45 yıllık ağaçlar olduğu, kesilen ağaçların katılan Mihriban Yıldırım’ın müşterek malik olduğu parselin fiili olarak kullanım alanı dışında sulama kanalı ile sanığın parsel sınırı arasında kaldığının belirlendiği ve sanığın da fenni bilirkişi ile ölçüm yapılmadığı için fiilen iki arazi arasında bulunan kanalı sınır bildiği ve uzun süredir de bu ağaçların kendi kullanımlarında olması nedeniyle bu bölümün kendilerine ait olduğunu zannederek ağaçları kestiğini savunduğunun anlaşılması karşısında; sanığın savunmasının aksine dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğuna zarar verme kast ve iradesi ile hareket ettiğine dair her türlü şüpheden uzak, yüklenen suçtan mahkumiyet hükmü kurmaya yeterli, kesin ve somut kanıt bulunmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule göre de;
    Sanık hakkında mahkemece dikili ağaç kesme suçundan hüküm kurulduğu halde uygulama maddesinin sehven TCK’nın 152/1-c maddesi yerine 151/2-c olarak gösterilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş sanık müdafii ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.