13. Hukuk Dairesi 2016/18785 E. , 2018/2572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı ... Sağ. Hiz. Ltd. Şti. vekili avukat ..."ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, burun tıkanıklığı nedeniyle davalı şirkete ait hastaneye müracaat ettiğini, burnunda kemik olduğu belirtilerek, ameliyat için 27/05/2014 tarihinde randevu verildiğini, burun ameliyatı olacağı yerde hiç komplikasyonu olmadığı halde safra kesesinin alındığını, bunun anlaşılması üzerine narkozun etkisi geçmeden tekrar narkoz verilerek burun ameliyatı yapıldığını, hastanede bulunan hastaların karıştığını, hastane çalışanlarının görevini ihmal ettiğini, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ... Adli Tıp Kurumundan aldırılan raporda doktor ..."in kusurlu bulunduğunu, yanlışlıkla yapılan ameliyattan sonra gerekli tedavisinin de yapılmaması nedeniyle alerji meydana geldiğini, mağdur olduğunu, uzuv kaybına uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.000,00TL maddi tazminatın yanında 500.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiş; 04.04.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 22.220,67TL olacak şekilde artırmıştır.
Davalılar, hastaların karıştırıldığını ve davacının burun ameliyatı olacakken yanlışlıkla safra kesesinin alındığını kabul etmişler ancak maddi manevi tazminat taleplerinin reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul-kısmen reddine, 22.220,67 TL maddi tazminatın ve 5.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 27/05/2014 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Davacı, burun ameliyatı olmak için davalı hastaneye başvurduğunu, ancak yanlışlıkla hiç komplikasyonu yokken diğer davalı doktor tarafından safra kesesinin alındığını, bu şekilde uzuv kaybına uğratıldığını, mağdur olduğunu ileri sürerek, maddi manevi tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dosya içerisinde bulunan, ... C. Başsavcılığı’nın yaptığı soruşturma kapsamında istenilen 19.12.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’nin raporu ile “Burun ameliyatı olmak üzere yattığı hastanede ..."a yanlışlıkla yapılan safra kesesi ameliyatının hata olduğu, zincirleme dikkatsizlik sonucu ortaya çıkan bu durumda öncelikle hastanın ameliyathaneye kabulü esnasında ilgili yardımcı personelinin ardından ameliyat masasında hastayı uyutma aşamasında anestezi ekibinin kusurlu olduğu Dr...."in ise ameliyat edeceği kişinin kendi hastası olup olmadığını kontrolde yetersizliği söz konusu olduğu, olayın hastanede hizmet kusuru olarak değerlendirilmesi gerektiği..." belirtilmiştir. Mahkemenin kabulü de, isabetli olduğu üzere davalıların kusurlu olduğu yönündedir. Dosya kapsamından, davacının bu ameliyat neticesinde %5,2 oranında kalıcı sakat olduğu anlaşılmaktadır.
Bedensel bütünlüğü zedelenen bir kimsenin duyduğu ağır manevi acıyı belli bir oranda gidermek, bozulan ruhi dengeyi onarmak, olanak dahilinde bu dengenin yeniden elde eldilmesini sağlamak amacına yönelik olarak manevi tazminata hükmedilir. (TBK 56.md) Manevi tazminatın ve kapsamının taktiri hakime ait bir hak ve görevdir. Ancak hakim, bu hak ve görevini yerine getirirken Medeni Kanun"un 4.maddesi hükmünü de gözetmek suretiyle hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalarak tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözetmek suretiyle makul bir tazminata hükmetmelidir. Mahkemece, olayın oluş şekli ve özellikle davacının hata ile uzuv kaybına uğrayacak şekilde safra kesesinin alınması gözetilerek makul bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olaya uygun düşmeyecek şekilde 5.000,00TL manevi tazminata karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 1630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.