15. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1926 Karar No: 2017/3733 Karar Tarihi: 01.11.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/1926 Esas 2017/3733 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâline ilişkin olup, mahkemece davanın reddine ve %20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Mahkeme, davacının icra takibinde kötü niyetli yaptığına dair bir bulgu olmadığından dolayı tazminat isteminin reddine karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Karar, HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmıştır. İcra İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca davalı borçlu yararına tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının icra takibinde haksız olması yanında, kötüniyetli olması da gerekmektedir.
15. Hukuk Dairesi 2016/1926 E. , 2017/3733 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâline ilişkin olup, mahkemece davanın reddine ve %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz olunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İcra İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca davalı borçlu yararına tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının icra takibinde haksız olması yanında, kötüniyetli olması da gerekir. Somut olayda davacı yüklenici, icra takibinde faturaya dayalı alacağının tahsili için icra takibi yaptığı anlaşılmakla, yargılama sonucu verilen kararda kötüniyetli olarak takip yaptığı kabul edilemez. Bu nedenle davalı iş sahibinin şartları oluşmayan tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulü ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan "asıl alacağın %20"sine tekabül eden 7.000,00 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine" cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Şartları oluşmadığından davalı iş sahibinin kötüniyet tazminatı isteminin reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.