16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8965 Karar No: 2020/3003 Karar Tarihi: 24.06.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8965 Esas 2020/3003 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla verilen mahkumiyet hükmüne yapılacak istinaf başvurusunu esastan reddetti. Dosyanın incelenmesi sonucu sanığın suçunun ispatlandığı ancak sanığın hangi tarihlerde ve hangi amaç için örgüt mensubu olduğuna dair yeterli kanıtın olmadığı belirtildi. Dosyadaki diğer delillerin ise suçun sübutu açısından yeterli olduğu tespit edildi. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun şekilde yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği, tüm iddia ve savunmaların eksiksiz sergilendiği ve vicdani kanının doğru verilere dayandığı belirtildi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Mahkeme kararında TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri açıklandı.
16. Ceza Dairesi 2019/8965 E. , 2020/3003 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın ... kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı ... tespit ve değerlendirme tutanağının getirtilmeden hüküm kurulması, dosyadaki diğer delillerin suçun sübutu açısından yeterli olduğu görülmekle sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Nevşehir 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.