Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2019/1719
Karar No: 2021/1569
Karar Tarihi: 27.04.2021

Danıştay 13. Daire 2019/1719 Esas 2021/1569 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1719
Karar No : 2021/1569

DAVACI : … Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

DAVALILAR : 1. … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

2. … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
Davacı şirketin dağıtım bölgesi içerisinde yer alan ve genel aydınlatma kapsamında yanmayan, yerinde olmayan toplam 716 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksiklikleri belirlenen sürelerde gidermediğinin tespit edildiği ve bu fiilin 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 16. maddesinin sekizinci fıkrasına aykırı olduğundan bahisle, aynı fıkra uyarınca 409.552,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararı ile anılan Kurul kararının dayanağı olduğu ileri sürülen Genel Aydınlatma Yönetmeliği'nin (Yönetmelik) 25. maddesinin 3. fıkrasının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Yönetmeliğin 25. maddesinde tüm arızaların ve eksikliklerin aynı sürede giderilmesinin öngörüldüğü, ancak mücbir sebepler ve diğer idarelerin uygulamaları gibi nedenlerden dolayı söz konusu sürelerin yetersiz olduğu, arızalı armatür ve/veya direklerin tespiti, personel ve ekipman temini, arızanın bulunduğu bölgeye erişim ve arızanın giderilmesi için uygun hava koşulları, devralınan işler için üretici firmalara ulaşılamaması, yetkili olan belediyelerden izin alınması ve benzeri faktörler dikkate alınmadan yaptırım uygulandığı, arızaların kendilerinden kaynaklanmayan nedenlerle zamanında giderilemediği, Karadeniz Sahil Yolunda bulunan 662 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksikliklerin giderilebilmesi için Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nden izin alınması gerektiği, söz konusu izin 01/09/2018-30/12/2018 tarihleri arasında verildiğinden dolayı eksikliklerin belirlenen sürelerde giderilemediği, 22 adet armatürün sonradan listeye dâhil edildiği, 16 adet armatürün onarımı yapıldıktan sonra yeniden arızalandığı, 2 adet armatürün bildirilen adreste tespit edilemediği, 1 adet armatürün Yönetmeliğe uygun olmadığından demonte edildiği, 2 adet armatür yönünden hatalı tespit yapıldığı, ceza miktarının nasıl hesaplandığı bilinmediğinden savunma hakkının kısıtlandığı ileri sürülmüştür.

DAVALILARIN SAVUNMALARI :
Öncelikle, usule ilişkin olarak, davalı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından davanın süresinde açılmadığının tespiti hâlinde süre aşımı yönünden reddi gerektiği ileri sürülmüştür.
Esasa ilişkin olarak ise, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, dağıtım şirketlerinin ihbar ve şikâyetlerle ilgili olarak kullanıcı memnuniyeti açısından yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin tespitler çerçevesinde belirlenen sürelerde işlem tesis etmeleri gerektiği, eksikliklerin giderilmesi için imar alanı içinde ve dışında olan tesislere yönelik ayrı süreler öngörüldüğü, bildirimli veya bildirimsiz 12 saati aşan kesintiler için kesintiden etkilenen her bir kullanıcıya dağıtım şirketi tarafından uzun süreli kesinti tazminatı ödeneceğinden kullanıcıların mağdur edilmemesi adına yaşanacak olan kesintilere ilişkin süre sınırı öngörüldüğü savunulmuştur.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, davacı şirketin görev sahasında yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin eksikliklerin belirlenen sürelerde giderilmediğinin tespiti üzerine soruşturma açıldığı, yürütülen soruşturma neticesinde şirketin yazılı savunması alındıktan sonra dava konusu Kurul kararı ile idarî para cezası verildiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …'IN DÜŞÜNCESİ : Dava; davacı şirketin dağıtım bölgesi içerisinde yer alan ve genel aydınlatma kapsamında yanmayan, yerinde olmayan toplam 716 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksiklikleri belirlenen sürelerde gidermediğinin tespit edildiği ve bu fiilin 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 16. maddesinin sekizinci fıkrasına aykırı olduğundan bahisle, aynı fıkra uyarınca 409.552,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararı ile dayanağı olduğu ileri sürülen "Genel Aydınlatma Yönetmeliği"nin 25. maddesinin 3. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.
Davalı idarelerin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir.
6446 sayılı "Elektrik Piyasası Kanunu"nun "Tanımlar ve kısaltmalar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde, "Genel aydınlatma; otoyollar ve özelleştirilmiş erişme kontrollü karayolları hariç, kamunun genel kullanımına yönelik bulvar, cadde, sokak, alt-üst geçit, köprü, meydan ve yaya geçidi gibi yerler ile halkın ücretsiz kullanımına açık ve kamuya ait park, bahçe, tarihî ve ören yerlerinin aydınlatılması ile trafik sinyalizasyonu" şeklinde tanımlanmış; "Dağıtım faaliyeti" başlıklı 9. maddesinin 11. fıkrasında, "Dağıtım şirketi, dağıtım bölgesinde, genel aydınlatmadan ve bunlara ait gerekli ölçüm sistemlerinin tesis edilmesi ve işletilmesinden sorumludur." kuralına; "Denetim" başlıklı 15. maddesinin 1. fıkrasında, "(...) dağıtım şirketleri hariç elektrik piyasası faaliyetleri ile lisanssız faaliyet gösteren kişilerin bu Kanun kapsamındaki inceleme ve denetimi Kurum tarafından; elektrik dağıtım şirketlerinin denetimi ise Bakanlık tarafından yapılır. Ancak Bakanlık, elektrik dağıtım şirketlerinin denetimini, Kurum da dâhil olmak üzere bu konuda ihtisas sahibi olan kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte yapabileceği gibi bu kurum ve kuruluşlara kısmen veya tamamen yetki devretmek suretiyle yaptırmaya da yetkilidir. (...) Bakanlık tarafından düzenlenen veya karara bağlanan denetim raporları Kuruma bildirilir. Denetim raporu sonucuna göre gerekli yaptırım ve işlemler Kurul tarafından karara bağlanır." yönündeki düzenlemeye; "Yaptırımlar ve yaptırımların uygulanmasında usul" başlıklı 16. maddesinin 8. fıkrasında, "Elektrik dağıtım şirketlerinin denetimleri haricinde de genel aydınlatma kapsamında tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin eksiklerin giderilmesine ilişkin süre verilir. Belirlenen sürelerde eksikliklerin giderilmemesi durumunun tespiti ile belirlenen her bir direk veya armatür için Bakanlığın Kurula bildirmesini müteakip Kurul tarafından beş yüz Türk lirası idarî para cezası verilir. Tespit edilen eksikliklerin giderilmesine ilişkin verilecek süreler ve eksikliklerin tespit esasları yönetmelikle belirlenir. Bu Kanuna göre verilen idarî para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir." kuralına yer verilmiştir.
27/07/2013 tarihli, 28720 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren "Genel Aydınlatma Yönetmeliği"nin dava konusu edilen hükmü de içeren 25. maddesi ise şu şekildedir;
Çalışmayan Armatürler
MADDE 25 – (Ek:RG-20/04/2018-30397)
(1) TEDAŞ, şirketler bünyesinde yanmayan armatürlerin kontrolü amaçlı denetimler yapar. Denetimlerde tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya önceden mevcut olan direklere ilişkin eksiklikler, TEDAŞ tarafından belirlenerek söz konusu eksikliklerin giderilmesi için ilgili dağıtım şirketine bildirilir.
(2) Yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya önceden mevcut olan direklere ilişkin eksiklikler; TEDAŞ tarafından veya fotoğraflı olan ihbar ve şikâyetler yoluyla tespit edilir. Tespit edilen bu eksiklikler ilgili şirketlere elektronik, mail, yazı ve bunun gibi yollarla bildirilir.
(3) İmar alanı içinde; yeraltı kablo tamiratı, direk montajı, komple pano değişimi gerektiren arızalar 72 saat içinde, diğer tüm arızalar 24 saat içerisinde giderilmelidir. Bu süreler imar alanı dışı için iki katı olarak uygulanır.
(4) Tespit edilen eksikliklerin, süresi içerisinde giderilmediği TEDAŞ tarafından veya fotoğraflı olarak tespit edilir. Yapılan bu tespitler, TEDAŞ tarafından Bakanlığa rapor edilir.
(5) Gerek görülmesi hâlinde bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar TEDAŞ tarafından belirlenir.
(6) Üçüncü fıkra kapsamında belirtilen süreler içerisinde ilgili dağıtım şirketleri tarafından eksikliklerin giderilememesi durumunda 6446 sayılı Kanunun 16'ncı maddesinin sekizinci fıkrası hükümleri uygulanır.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı şirketin lisans sahibi olduğu dağıtım bölgesinde TEDAŞ tarafından 05-15/05/2018 tarihleri arasında gerçekleştirilen saha incelemeleri sonucunda 717 adet yanmayan, yerinde olmayan armatür ve direklere ilişkin eksikliklerin bildirimine rağmen süresi içinde giderilmediği yönünde bilgilendirilen Bakanlık tarafından konunun iletildiği Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanlık makamının oluru ile soruşturma açılmasına karar verildiği; düzenlenen soruşturma raporunun gönderildiği davacı şirketçe verilen savunma ile soruşturma raporu birlikte değerlendirilmek suretiyle Kurul'un dava konusu edilen kararıyla itirazı haklı görülen 1 adet direk dışında kalan 716 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksikliklerin süresinde giderilmediği gerekçesiyle para cezası uygulanmasına karar verildiği, davacı tarafça bu işlem ve dayanak Yönetmelik hükmünün; belirlenen sürelerin son derece yetersiz olduğu, mücbir sebep, elverişsiz hava koşulları, başka kurumlardan kaynaklanan izin prosedüründeki gecikmelere ilişkin herhangi bir düzenleme içermediği, Yönetmeliğin Geçici 1. maddesi uyarınca devralınan standartlara uygun olmayan direk ve armatür arızalarında gerekli parça temininde büyük zorluk yaşandığı, kendilerine bildirimi yapılmamış 22 adet armatüre de savunma istem yazısında yer verildiği, belirtilen arızaların büyük kısmı giderildiği hâlde, hatalı tespite dayanılarak cezalandırılmalarının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptalinin istenildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü bakımından genel aydınlatmanın hukukî niteliği önem taşımaktadır.
Genel aydınlatma, kamu hizmeti niteliğinin yanı sıra, kamu güvenliğini de ilgilendirmesi sebebiyle kamu düzenine de ilişkindir. Kamunun genel kullanımına yönelik bir alanın yeterince ve/veya hiç aydınlatılmaması hırsızlık, gasp, trafik kazası ve benzeri durumlarda can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürebilir. Şüphesiz, bu durum kamu zararına da neden olur. Başka bir anlatımla, genel aydınlatma hizmetinin hiç yapılmaması, geç yapılması veya kötü bir şekilde yapılması kamu düzenini bozmaktadır. Bu kapsamda, dağıtım tesisi niteliğindeki aydınlatma tesislerinin ilgili dağıtım şirketi tarafından işletilmesi amaçlanmış, kamu düzenini ilgilendirir yönü nedeniyle de tüketim bedelinin yasa hükümlerinde belirtilen paylara bölünmek suretiyle yerel ve merkezi idare tarafından ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Bu nedenledir ki her ne kadar genel aydınlatma tesisleri ilgili dağıtım şirketlerince işletilecek ise de, kamunun da sıkı denetim ve gözetimi altında bulunacaktır.
Yönetmeliğin 25. maddesinin 3. fıkrasının iptali istemi bakımından;
Davacı tarafça, fıkrada belirlenen sürelerin yetersiz olduğu, gecikmeye yol açan ve sıklıkla karşılaşılan mücbir sebep, elverişsiz hava koşulları, izin prosedürünün gerektiği hâllerde ilgili kurumlardan kaynaklanan gecikmelere ilişkin istisna hükümlerine yer verilmediği de dikkate alındığında mâkul ve ölçülü olmadığı belirtilmekteyse de; yukarıda ayrıntısıyla açıkladığımız şekilde genel aydınlatmanın kamu güvenliği ve kamu düzenini yakından ilgilendiren yönü nedeniyle, oluşan arızaların ivedilikle giderilmesi son derece önemli olup, arızanın giderilmesi bakımından belirlenen sürelerin mâkul olduğu, dağıtım şirketlerince bu sürelere uyulamamasına yol açacak mücbir ya da zorunlu sebeplerin ya da hatalı bildirim yapıldığına ilişkin iddiaların ise arıza özelinde idarece veya yargı yerlerince değerlendirilmesinin mümkün olduğu, nitekim idarece ve cezaî işlemi uygulayan Kurulca bu yönde değerlendirme yapılarak 1 adet direk ile ilgili cezalandırma işleminin yapılmadığı açık olup, aksi yöndeki davacı iddialarında isabet görülmemiş, maddede hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararının iptali istemi bakımından;
Öncelikle davacı tarafın tespit edilen 662 adet armatür ve direğin Karadeniz sahil yolu üzerinde kalması nedeniyle gerekli onarımların yapılabilmesi için Karayolları Genel Müdürlüğünün izninin gerektiği, anılan idarece 01/09/2018-31/12/2018 tarihleri arası için izin verildiği, bu durumun dikkate alınmadığı iddiası bakımından, davacı şirkete arıza bildirimlerinin 06/05/2018 tarihi itibarıyla ulaşmaya başlamasına rağmen Yönetmelikte belirtilen süreler içinde başvurunun yapılmayıp 10/05/2018 tarihinde yapıldığı, 01/09/2018 tarihinden itibaren izin verildiği hâlde savunmanın verildiği 22/10/2018 tarihinde dahi arızaların giderilmediği anlaşılmakta olup Yönetmelikte belirtilen süre geçirildikten sonra yapılan başvurunun davacı şirketçe gecikmeye dayanak olarak gösterilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Yine davacı tarafın 22 adet armatür arızasına savunma ile vakıf oldukları öncesinde bildirim yapılmadığı yolundaki iddiası da bu direklere ilişkin somut bilgi sunularak davalı idareye itiraz edilmemiş olması, davalı idarece tüm arızalara ilişkin bildirimin mevcut olduğunun belirtilmesi karşısında geçerli görülmediği gibi, arızaların büyük kısmının giderildiği yönündeki iddiası da aksi yöndeki tutanakları geçersiz kılacak yeterlilikte olmadığından itibar edilmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, dava konusu Yönetmelik hükmü ve Kurul kararında hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce duruşma için taraflara önceden bildirilen 27/04/2021 tarihinde, davacı vekili Av. …'nın; davalı idarelerden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı vekili Av. …'in ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu vekili Av. …'ın geldikleri, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
… tarih ve … sayılı elektrik dağıtım lisansı ile faaliyet gösteren davacı şirketin dağıtım bölgesi içerisinde yer alan ve genel aydınlatma kapsamında yanmayan, yerinde olmayan toplam 717 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksikliklerin tespit edildiği, söz konusu eksikliklerin belirlenen sürelerde giderilmediğinden bahisle davacı şirket hakkında doğrudan soruşturma açılmasına karar verildiği, yapılan soruşturma sonucunda … tarih ve … sayılı Soruşturma Raporu'nun düzenlendiği, anılan raporun davacı şirkete tebliğ edilerek yazılı savunmasının istenildiği, verilen savunma yeterli görülmeyerek konunun ilgili Daire Başkanlığı'nın hazırladığı müzekkereyle Kurul gündemine intikal ettirilmesi üzerine 716 adet armatür ve/veya direkle ilgili eksiklikler dolayısıyla idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararının tesis edildiği ve bu işlem ile dayanağı olduğu ileri sürülen Genel Aydınlatma Yönetmeliği'nin 25. maddesinin üçüncü fıkrasının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İNCELEME VE GEREKÇE:

USUL YÖNÜNDEN:
Davalı EPDK tarafından, davanın süresinde açılmadığının tespiti hâlinde süre aşımı yönünden reddi gerektiği ileri sürülmüştür.
Davalı EPDK'nın usule yönelik bu itirazı geçerli görülmeyerek esasın incelenmesine geçildi.
ESAS YÖNÜNDEN:
İLGİLİ MEVZUAT:
6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 16. maddesinin sekizinci fıkrasında, "Elektrik dağıtım şirketlerinin denetimleri haricinde de genel aydınlatma kapsamında tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin eksiklerin giderilmesine ilişkin süre verilir. Belirlenen sürelerde eksikliklerin giderilmemesi durumunun tespiti ile belirlenen her bir direk veya armatür için Bakanlığın Kurula bildirmesini müteakip Kurul tarafından beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir. Tespit edilen eksikliklerin giderilmesine ilişkin verilecek süreler ve eksikliklerin tespit esasları yönetmelikle belirlenir. Bu Kanuna göre verilen idarî para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir." kuralına yer verilmiştir.
Genel Aydınlatma Yönetmeliği'nin 25. maddesinin birinci fıkrasında, TEDAŞ'ın, şirketler bünyesinde yanmayan armatürlerin kontrolü amaçlı denetimler yapacağı, denetimlerde tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya önceden mevcut olan direklere ilişkin eksikliklerin, TEDAŞ tarafından belirlenerek söz konusu eksikliklerin giderilmesi için ilgili dağıtım şirketine bildirileceği; ikinci fıkrasında, yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya önceden mevcut olan direklere ilişkin eksikliklerin, TEDAŞ tarafından veya fotoğraflı olan ihbar ve şikâyetler yoluyla tespit edileceği, tespit edilen bu eksikliklerin ilgili şirketlere elektronik, mail, yazı ve bunun gibi yollarla bildirileceği; üçüncü fıkrasında, imar alanı içinde; yeraltı kablo tamiratı, direk montajı, komple pano değişimi gerektiren arızaların 72 saat içinde, diğer tüm arızaların 24 saat içerisinde giderilmesi gerektiği, bu sürelerin imar alanı dışı için iki katı olarak uygulanacağı; dördüncü fıkrasında, tespit edilen eksikliklerin, süresi içerisinde giderilmediğinin TEDAŞ tarafından veya fotoğraflı olarak tespit edileceği, yapılan bu tespitlerin TEDAŞ tarafından Bakanlığa rapor edileceği; altıncı fıkrasında, üçüncü fıkra kapsamında belirtilen süreler içerisinde ilgili dağıtım şirketleri tarafından eksikliklerin giderilememesi durumunda 6446 sayılı Kanun'un 16. maddesinin sekizinci fıkrası hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
YÖNETMELİĞİN 25. MADDESİNİN 3. FIKRASI İNCELENDİĞİNDE;
Aktarılan kuralların birlikte değerlendirilmesinden, TEDAŞ'ın dağıtım şirketleri nezdinde armatürlere ilişkin denetimler gerçekleştireceği, söz konusu denetimler neticesinde tespit edilen eksikliklerin giderilmesi için çeşitli haberleşme vasıtalarıyla dağıtım şirketlerine bildirimde bulunulacağı, armatürlerin bulunduğu yerin imar alanı içerisinde olup olmadığına ve arızaların türüne göre eksikliklerin giderilmesi için farklı süreler verileceği, bu süreler içerisinde eksikliklerin giderilmemesi hâlinde idarî yaptırım uygulanacağı anlaşılmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlığın esası, genel aydınlatma kapsamında tespit edilen yanmayan, yerinde olmayan armatür ve/veya direklere ilişkin eksikliklerin giderilmesine yönelik dağıtım şirketlerine verilen sürenin yeterli olup olmadığı hususundan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, öncelikle genel aydınlatmanın hukukî niteliği incelenmelidir.
30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6446 sayılı Kanun'un 30. maddesi ile "Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun" olarak başlığı değiştirilen 4628 sayılı Kanun, dağıtım şirketlerinin lisanslarında belirtilen bölgelerdeki tesislerde yenileme, ikame ve kapasite artırım yatırımlarını yapma, dağıtım sistemine bağlı ve/veya bağlanacak olan tüm sistem kullanıcılarına, eşit taraflar arasında ayrım gözetmeksizin elektrik enerjisi dağıtımı ve bağlantı hizmeti sunma yükümlülüğü getirmiştir. Kanunda ve ilgili yönetmeliklerde, "dağıtım" faaliyetini yerine getirecek işletmelerin uyması gereken yükümlülükler açıkça düzenlenmiştir. Bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi, doğrudan hizmetin aksamasına yol açacak niteliktedir. Bu nedenle dağıtım faaliyetinin kamu hizmeti niteliği taşıdığı açıktır.
Dağıtım faaliyetinin yürütülebilmesi için ise, bir tesisin varlığı zorunludur. Genel aydınlatma da, dağıtım sistemi içerisinde dağıtım tesisi niteliğindeki aydınlatma tesisleri vasıtasıyla yapılmaktadır. Bu çerçevede, dağıtım faaliyetinin kamu hizmeti niteliği genel aydınlatma için de geçerli kabul edilmelidir.
Bununla birlikte, genel aydınlatma, kamu hizmeti niteliğinin yanı sıra, kamu güvenliğini de ilgilendirmesi sebebiyle kamu düzenine de ilişkindir. Başka bir anlatımla, genel aydınlatma hizmetinin hiç yapılmaması, geç yapılması veya kötü bir şekilde yapılması kamu düzenini bozmaktadır. Örneğin, kamunun genel kullanımına yönelik bir alanın yeterince ve/veya hiç aydınlatılmaması hırsızlık, gasp, trafik kazası ve benzeri durumlarda can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürebilir. Şüphesiz, bu durum kamu zararına da neden olur.
Kaldı ki, 6446 sayılı Kanun, genel aydınlatma kapsamındaki armatür ve/veya direklere ilişkin eksikliklerin tespit esaslarının yönetmelikle düzenleneceğini kurala bağlamış olup, söz konusu tespit yönteminin ve/veya metodunun nasıl olacağını idarenin takdirine bırakmıştır. Aynı şekilde, eksikliklerin giderilmesi için verilecek süre de idare tarafından belirlenebilecektir.
Bu itibarla, 6446 sayılı Kanun'un verdiği yetkiye dayanılarak armatürlerin bulunduğu yerin imar alanı içerisinde olup olmadığına ve arızaların türüne göre eksikliklerin giderilmesi için verilecek sürenin belirlendiği dava konusu Yönetmeliğin 25. maddesinin üçüncü fıkrasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
DAVACI ŞİRKET HAKKINDA İDARÎ PARA CEZASI VERİLMESİNE İLİŞKİN KURUL KARARI İNCELENDİĞİNDE;
Dairemizin 04/02/2020 tarihli ara kararıyla, TEDAŞ Genel Müdürlüğü'nden, … tarih ve … sayılı Soruşturma Raporuna istinaden sunulan davacı şirketin … tarih ve … evrak sayılı yazılı savunmasında, "(...) kalan 55 adet armatürün 16 adedinin süresinde onarımı yapıldığı hâlde ikinci kontrolde yanmadığı, 2 adedinin tutanakta belirtilen adreslerde yeri bulunmadığı, (...) 2 adet armatürün ilk kontrol edilenle süre sonunda kontrol edilen aynı bölgedeki farklı armatürler olduğu, 22 adet armatürün şirketimize teslim edilen listede olmayıp Kurumunuz savunma yazısında bulunan listeye sonradan ilave edildiği (...)" belirtildiğinden, söz konusu itirazların konuya ilişkin bilgi ve belgelerle birlikte ayrıntılı olarak açıklanması istenmiştir.
Ara kararına cevaben sunulan 06/03/2020 tarihli yazıda, davacı şirketin bahsetmiş olduğu arıza süresi, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının arızanın giderilmesine izin vermemesi ve benzeri durumlar göz önünde bulundurulmak suretiyle verilen ek süreler bittikten sonra işlem yapıldığı, şirketin yazılı savunmasında belirtilen hususlar doğrultusunda ispatlanan durumlara yönelik olarak herhangi bir yaptırım uygulanmadığı, arıza tespit bilgisinin tutanak altına alındığı ve bu tutanakların tamamının tespit tarihine müteakip şirket ile paylaşıldığı belirtilmiştir.
Davacı şirketin kendisinden kaynaklanmayan nedenlerle armatür ve/veya direklere ilişkin eksiklikleri belirlenen sürelerde gideremediğine yönelik olarak başvurusu bulunmadığı gibi, bu hususu tevsik edici herhangi bir bilgi ve belgenin de sunulmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, davacı şirketin dağıtım bölgesinde yer alan armatür ve/veya direkler için düzenlenen aydınlatma tarama raporundaki tespite ilişkin hususlar, idarî para cezası verilebilmesine yönelik gerekli kriterleri içermektedir.
Bu çerçevede, davacı şirkete idarî para cezası verilmesine esas alınan aydınlatma tarama raporu incelendiğinde; armatürlerin bulunduğu il, ilçe, mahalle, cadde ve sokak bilgilerine yer verildiği, adres bazında arızalı armatür ve/veya eksik direk adedinin belirtildiği, eksikliğin tespit edildiği armatür ve/veya direklere ilişkin direk numarasının/koordinatının açıklandığı, arıza giderme süresinin belirlendiği, davacı şirkete eksikliklerin giderilmesine yönelik hangi haberleşme vasıtasıyla ve hangi tarihte bildirimde bulunulduğu, bu bildirim üzerine başlayan arıza giderme süresinin bitmesinden itibaren ikinci tespitin yapıldığı tarihin ifade edildiği, anılan tarih itibarıyla nihaî olarak eksikliği giderilmeyen arızalı armatür ve/veya eksik direk adedinin vurgulandığı görülmektedir.
Diğer taraftan, davacının Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nce 01/09/2018-30/12/2018 tarihleri arasında izin verildiğinden dolayı Karadeniz Sahil Yolunda bulunan 662 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksikliklerin belirlenen sürelerde giderilemediği iddiasına gelince;
Şirketin … tarih ve … sayılı yazısıyla, Devlet Sahil Yolu (Artvin Hopa- Giresun Piraziz arası) üzerinde mevcut arızalı yol aydınlatma armatürlerinin tamirine ilave olarak trafik kazası ya da daha farklı bir nedenle yıkılmış, hasar görmüş yol aydınlatma direklerinin de yenilenmesinin planlandığı, bu çalışma kapsamında eksik, hasarlı yol aydınlatma direkleri tespit edilerek eksik ya da hasarlı direklerin yerine yeni direk montajları ile enerji besleme hattının tesisi için ise orta refüjde kazı yapılması zorunluluğunun oluştuğu, dolayısıyla yeni direk tesisi ve orta refüjde kablo tesisi için kazı yapılması hususunda Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nden izin talep edildiği; bu talebin 01/07/2018-30/12/2018 tarihleri arasında uygun bulunduğunun Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nün … tarih ve E…. sayılı yazısıyla şirkete bildirildiği; bunun üzerine şirketin … tarih ve … sayılı yazısıyla, seçim süreci, yaz aylarında bulunulması sebebiyle bölgedeki turist sayısında yaşanan artışa bağlı olarak artan trafik yoğunluğu ve malzeme temininde yaşanan aksaklıklardan bahisle çalışma tarihlerinin ileri bir tarihe alınmasının talep edildiği; bu talebe istinaden 01/09/2018-30/12/2018 tarihleri arasında çalışma yapılmasına izin verildiğinin Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü'nün … tarih ve E…. sayılı yazısıyla şirkete bildirildiği anlaşılmaktadır.
Görüldüğü üzere, Karadeniz Sahil Yolunda bulunan 662 adet armatür ve/veya direğe ilişkin eksikliklerin giderilmesi süresinin davacı şirketin talebi doğrultusunda izin verilen tarihten ileri bir tarihe ötelendiği anlaşıldığından, şirketin kendisinden kaynaklanan nedenlerle süresi içerisinde eksikliklerin tamamlanamadığı açıktır. Zira, şirketin … tarih ve … sayılı Soruşturma Raporu tebliğ edilerek alınan 22/10/2018 tarihli yazılı savunmasında, eksik aydınlatma direklerinin montaj çalışmalarının 01/09/2018 tarihinde başlamak üzere programa alındığı, eksik direk montaj çalışmalarının hızla devam ettiği, malzeme teminlerinin yapıldığı, Eylül-Aralık döneminde çalışmaların tamamlanacağı belirtilmiştir. Dolayısıyla şirketin yazılı savunma tarihinde bile henüz eksiklikleri tamamlayamadığı görüldüğünden, bu iddiaya itibar edilmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda yapılan değerlendirmeler çerçevesinde, davacı şirket hakkında idarî para cezası verilmesine ilişkin Kurul kararında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere, 27/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi