14. Hukuk Dairesi 2012/5754 E. , 2012/6650 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14/06/2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13/04/2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, 10.01.1995 tarihli ve 0221 yevmiye no"lu satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bayburt Noterliği"nin 10.01.1995 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile davalıların murisi ..., muris ve murisi evvellerinin ölümleri nedeni ile ve adına kayıtlı bulunan ... köyü hudutları dahilinde bulunan bilumum gayrimenkullerdeki hak ve hisselerinin tamamını oğlu ..."ye satmayı vaat etmiştir.
Bir kısım davalılar, 10 yıllık zamanaşımının dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, zamanaşımı süresinin dolması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Dairemizin 26.12.2008 günlü 2008/12019 Esas, 15875 sayılı Kararıyla; tarafların satış vaadine konu taşınmazlarda elbirliği malikleri olduğu, satış vaadi konusu hak, vaad alacaklısı davacıya teslim edildiğinden zamanaşımı definde bulunmak Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmayacağı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, "dava konusu taşınmazların tapuda hissedarı olan ..."ye ait hisselerinin tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline" karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir.
Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Ancak elbirliği ortaklarının kendi aralarında yaptıkları satış vaadi sözleşmelerinde ise sözleşmenin ifa olanağı vardır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı, vaat borçlusu ..."nin mirasçısıdır. Satıcı malikin payı alıcı malike geçeceğinden ortak malikler zarar görmeyecektir. Başka bir deyişle gerek satış vaadi borçlusunun mirasçısı olan davalılar, gerekse de davacı taşınmazın elbirliği ortaklarından olup, davacının tereke dışında üçüncü bir kişi olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmaktadır.
Dava konusutaşınmazlardan...Köyü 28, 55, 78, 106, 154, 164, 424, 467, 697, 718, 865, 103, 181, 265, 291, 298, 325, 379, 710, 709, 130, 148, 307, 346, 463, 533, 535, 536, 627, 635, 858, 860, 861, 918, 920, 351, 357 ... köyü; 57,518,936,10,721,26, (209 parselden ifraz) 1146 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında vaat borçlusu ... adına kayıtlı hisse bulunmamaktadır. Bu taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde; tarafların ortak murisi ve vaat borçlusunun eşi olan ..."den gelen hisselerin, aynı zamanda vaat borçlusu ..."nin de mirasçıları olan davalılara intikal ettiği ve davalıların elbirliği mülkiyetinin ortakları olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle mahkemece kurulan hükmün infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Mahkemece, belirtilen parseller yönünden satış vaadine konu, tarafların ortak murisi ..."den vaat borçlusu ..."ye düşen ve davalılara intikal eden hisselerin tespiti ile bu hisseler yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, "..."ye ait hisselerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline" şeklinde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Dava konusu taşınmazlardan ... Köyü 83, 112,299,408,867,919,447 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinden; tarafların ortak murisi ve vaat borçlusu ..."nin eşi olan ..."nin bu taşınmazlarda hissedar olduğu görülmektedir. Kısaca; kayıtlarda pay maliki ..."nin terekesi, elbirliği mülkiyet rejimine tabidir. Elbirliği ortaklarının birbirine yaptıkları satış, bir ortağın tasfiye payını azaltmakta veya bu pay elbirliği mülkiyetinin diğer ortağının tasfiye payına ilave olarak gitmekte olduğundan yapılan satış vaadi sözleşmesi hüküm ve sonuç doğurur.
Mahkemece, tahvil kuralı gözetilmek suretiyle, ... Köyü 83, 112, 299, 408, 867, 919, 447 parsel sayılı taşınmazlardaki vaat borçlusu ..."nın payının davacı vaat alacaklısının payına ilavesi suretiyle davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Diğer taraftan dava konusu taşınmazlardan 351 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ... kızı ..."nin 1/7, 357 sayılı parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ... kızı ... ..."in 28/336 payının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu taşınmazlarda belirtilen hisselerin maliki ile vaat borçlusu ... kızı ... aynı kişi olup olmadıkları araştırılmalı, gerekirse davacıya tapu kaydında kimlik bilgilerini düzelttirmesi için süre verilmeli, sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Ayrıca, satış vaadi borçlusu ..."nin celp edilen nüfus kayıt örneğinden mirasçısı ..."ın yargılama devam ederken 24.01.2010 tarihinde öldüğü anlaşıldığından mirasçıları saptanıp davaya katılmaları sağlanarak yargılamaya devam edilmelidir.
Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."nin vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 09.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi