Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5526
Karar No: 2012/6615
Karar Tarihi: 09.05.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/5526 Esas 2012/6615 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/5526 E.  ,  2012/6615 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 31.05.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 432 sayılı parsel yararına, 431 sayılı parsel üzerinden geçit hakkı tesis edilmiştir.
    Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
    Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal
    sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Somut olaya gelince; dosya içerisinde bulunan bilirkişi raporu ve krokisine göre yararına geçit kurulması talep edilen 432 parsel sayılı taşınmazın batı ve doğu sınırında yüzölçümü daha büyük olan 430 ve 433 parsel sayılı taşınmazların bulunduğu paftasından anlaşılmaktadır. Yüzölçümü daha büyük olan 430 ve 433 parsel sayılı taşınmazların doğusundan güneydeki genel yola ulaşacak şekilde geçit kurulup kurulamayacağı değerlendirilmeli, buradan geçit kurulmasına engel göröldüğü takdirde güney ve güney doğu sınırı boyunca geçit tesisi edilmesi gerekirken yüzölçümü küçük olan 431 parsel sayılı taşınmazdan geçit tesisi doğru değildir.
    Bu durumda mahkemece; gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılarak öncelikle yüzölçümü daha büyük olan 430 ve 433 parsel sayılı taşınmazların doğusundan güneydeki genel yola ulaşacak şekilde geçit kurulmasının mümkün olup olmadığı konusunda bilirkişilerden ek rapor alınmalı, buradan geçit kurulması mümkün olmaz ise 430 ve 431 parsel sayılı taşınmazların veya 433 ve 431 parsel sayılı taşınmazların ortak sınırlarından geçit kurulup kurulmayacağı konusunda bilirkişi görüşü alınıp yukarıdaki ilkelere göre tüm alternatifler değerlendirilerek en uygun seçenekten genel yola kesintisiz ulaşım sağlanabilecek şekilde geçit tesisine karar verilmelidir.
    Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 09.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi