Esas No: 2022/2297
Karar No: 2022/4448
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/2297 Esas 2022/4448 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, CMK'nın 141/1-d. maddesine dayanarak tazminat talep etti. Yerel mahkeme, maddi tazminat talebini reddetti, ancak 2.000,00 TL manevi tazminatın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmetti. Davacının temyiz başvurusu üzerine Yargıtay, mahkemenin hükmünü onadı. Davacı, 20.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminat talep etmişti. Ancak davacı yargılama sonunda suçsuz bulunduğu için maddi tazminat talebi reddedildi. CMK'nın 141/1-d. maddesi, kanuna uygun olarak tutuklandığı halde makul sürede yargılama mercii huzuruna çıkarılmayan ve bu süre içinde hakkında hüküm verilmeyen kişilerin tazminat isteyebileceğini vurgulamaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davacının CMK'nın 141/1-d. maddesine dayanarak 20.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece maddi tazminat talebinin reddi ile 2.000,00 TL manevi tazminatın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
5271 sayılı CMK'nın 141/1-d. maddesinde, kanuna uygun olarak tutuklandığı halde makul sürede yargılama mercii huzuruna çıkarılmayan ve bu süre içinde hakkında hüküm verilmeyen kişilerin tazminat isteyebileceğinin vurgulandığı, bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan Adana 2. Çocuk Mahkemesinin 2013/174 Esas - 2013/593 Karar sayılı ceza dava dosyasına ilişkin olarak davacının terör örgütü propagandası yapmak ve örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçlarından 22.03.2009 tarihinde 1 gün gözaltında kaldığı, Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/146 Esas numaralı iddianamesinin 05.04.2009 tarihinde düzenlendiği, dava dosyasının Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK'nın 250. maddesi ile görevli) 04/06/2009 tarih ve 2009/86 Esas - 2009/148 Karar sayılı kararı ile aynı mahkemenin 2009/92 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/12/2009 tarih ve 2009/92 Esas - 2009/317 Karar numaralı dosyasında mahkumiyet hükmü kurulduğu, kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 26/06/2012 tarih ve 2011/10264 Esas - 2012/8194 Karar sayılı ilamı ile, kurulan hükümlerin görev yönünden (hükümden sonra 25/07/2010 tarih ve 27652 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6008 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun ilgili maddeleri ile 3713 ve 2911 sayılı Kanunlarda yapılan değişiklik ve CMK'nın 250. maddesine eklenen 4. fıkra hükmü karşısında görev hususu da gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması) bozularak dosyanın mahkemesine iade edildiği, Yargıtay bozma ilamına uyan Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/12/2012 tarih ve 2012/263 Esas - 2012/285 Karar sayılı kararı ile davacı yönünden görevsizlik kararı verilmek üzere dosyanın tefrikine karar verildiği, 28/12/2012 tarih ve 2012/350 Esas - 2012/327 Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosyanın Adana 2. Çocuk Mahkemesine tevzii edilmesi üzerine yapılan yargılamada 18.06.2013 tarihinde örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan beraatine, terör örgütü propagandası yapmak suçundan kovuşturmanın ertelenmesine karar verildiği, hükümlerin davacı vekili tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmesi üzerine hüküm tarihinden sonra Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 14/06/2016 tarih ve 2015/3204 Esas - 2016/3993 Karar sayılı ilamı ile onandığı görülmekle, davacının makul sürede yargılama mercii önüne çıkarıldığı ve hakkında gerek bozmadan önce gerekse bozmadan sonra makul süre içinde hüküm verildiği anlaşılmakla davacının uzun yargılamaya ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır. Davacının maddi tazminat talebinin açıklanan nedenlerle reddine karar verilmesi gerekirken beraat hükmünün kesinleşmemesi sebebiyle reddine karar verilmesi sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 06.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.