Esas No: 2021/23393
Karar No: 2022/15539
Karar Tarihi: 03.11.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/23393 Esas 2022/15539 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın 1632 sayılı Kanuna muhalefet suçundan hüküm giydiği davada temyiz süresinin yanlış belirtildiği ve sanık müdafiinin haberi olmadan, duruşma günü tebliğ edilmeden karar verildiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Hükmün bozulmasına sebep olan unsurlar şunlardır: 1) Sanık cezasından haksız tahrik nedeniyle indirim yapılmamış, 2) Askeri Mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine Askeri Yargıtay'ın bozma kararı sonrası kurulan incelemede, sanığın kazanılmış hakkı gereği önceki hükümde yer alan sonuç cezanın infazına karar verilmemesi, 3) Sanığın adli gözlem altında geçirdiği sürenin cezasından mahsup edilmemesi. Kararın dayandığı kanun maddeleri ise şunlardır: 7035 sayılı Kanunun 21. maddesi, 5271 sayılı CMK'nun 291. maddesi, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nun 310. maddesi, 5237 sayılı TCK'nun 29. maddesi, CMUK'nun 326/son maddesi, TCK'nun 63. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 1632 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
05.08.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanunun 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nun 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve bölge adliye mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği; ancak bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay'dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK'nun 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle sanık müdafiinin yanıltıldığı cihetle; sanık müdafiinin temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Askeri Mahkemelerin kapatılarak dosyanın adli yargı ilk derece mahkemesine devredilmesi sonrası yeniden esasa kaydedilen dava dosyasında, sanık müdafiine duruşma günü tebliğ edilmeden, sanık müdafiinin haberi olmaksızın sanığın mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 155/1. maddesine aykırı davranılması,
Kabule göre;
1-Sanığın cezasından, haksız tahrik nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun 29. maddesi gereğince 1/4 ile 3/4 arasında indirim yapılabileceği halde, herhangi bir gerekçe gösterilmeden, 1/4 oranında indirim yapılması,
2-(Kapatılan) Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 08.04.2014 tarihli mahkumiyet hükmünün sanık müdafi tarafından temyiz edilmesi üzerine (Kapatılan) Askeri Yargıtay 1. Dairesinin 15.10.2014 tarihli ve 2014/829 Esas 2014/824 Karar sayılı ilamıyla bozulduğu ve sanık hakkında tayin edilen hapisten çevrili 1500 TL adli para cezasının sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğu, bozmadan sonra kurulan incelemeye konu kararda ise CMUK'nun 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkı gereği önceki hükümde yer alan sonuç cezanın infazına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
3-TCK'nun 63. maddesi uyarınca sanığın 18.01.2012-20.01.2012 tarihleri arasında adli gözlem altında geçen sürelerin cezasından mahsup edilmesine karar verilmemesi,
Yasaya aykırı ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.