Esas No: 2021/3318
Karar No: 2022/4432
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3318 Esas 2022/4432 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, nitelikli yağma suçundan tutuklu kalmış, daha sonra beraat etmiştir. Davacı, tutuklama süresince ve sonrasında uğradığı maddi ve manevi zararları gerekçe göstererek tazminat talebinde bulunmuştur. Davacının talebi kısmen kabul edilerek, 1.944,93 TL maddi, 3.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Ancak, davalı vekili kararı temyiz etmiştir. Yüksek Mahkeme, tazminat talebinin dayanağı olan mahkeme kararının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılmaması ve diğer eksiklikler nedeniyle hükmün BOZULMASINA karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 142/1. maddesi: koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği
- CMK'nın 144/1-a. maddesi: mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle 1.944,93 TL maddi; 3.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/91 esas, 2015/221 karar sayılı ceza dosyası kapsamında nitelikli yağma suçundan 02.02.2015 – 10.04.2015 tarihleri arasında 67 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 07.07.2015 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 3.913.21 TL maddi, 5.500 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması ile maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "2.148,96" TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın altında kalacak şekilde "1.944,93" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine eksik maddi tazminata hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
1-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 142/1. maddesine göre, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde, tazminat talebinin dayanağı olan Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/91 esas, 2015/221 karar sayılı ceza dava dosyasında davacı hakkında verilen ve 07.07.2015 tarihinde kesinleşen beraat kararının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden yapılan araştırmada davacının tutuklu ve hükümlü olduğu başka suç kayıtlarına da rastlanıldığı dikkate alınarak, gözaltına alındığı gün farklı olay ve soruşturma dosyaları nedeniyle de hakkında tutuklama kararı verilip verilmediği, verilmiş olması halinde bahse konu soruşturma dosyalarının sonuçlarının araştırılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Tazminat davasının dayanağı olan davacı ile ilgili olarak tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin belirlenmesi suretiyle davacının yakalama, gözaltına alma, tutuklama ve tahliye tarihleri ile infaz edilen sürenin tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.