22. Hukuk Dairesi 2016/9965 E. , 2019/9936 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde temyizen incelenmesinin taraf vekillerince istenilmesi ve davacı vekili tarafından duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07/05/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ...ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları noktalarında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, dinlenen davacı tanıkları ... ve ..., işverene karşı dava açtıklarını beyan etmiş olup, salt husumetli tanık beyanlarına itibar edilerek sonuca gidilmesi mümkün değildir. Diğer davacı tanığı ... ise, kendisinin henüz davası olmadığını, ancak dava açacağını beyan etmiştir. İşverene karşı dava açacağını beyan eden tanığın beyanına da tek başına itibar edilemez. Bu halde, dinlenen davalı tanığının beyanının dikkate alınmasıyla, davacının haftanın altı günü 07:00-18:00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti alacağı yeniden hesaplanmalı, buna bağlı olarak da uygulanacak indirim oranı yeniden değerlendirilmelidir.
Hafta tatili ücreti talebi bakımından ise, işyerinde haftanın bir günü hafta tatili izni kullandırıldığı anlaşılmakla, anılan talebin reddedilmesi sonuç itibariyle yerindedir.
Ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bakımından ise, davacının dini bayram dışındaki ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının kabul edilmesi isabetlidir. Ancak, uygulanan yüzde elli oranındaki indirim dosyadaki delil durumu dikkate alındığında fahiş miktardadır. Davacının işyerinde yaptığı işin niteliği, çalışma süresi ve hesaplanan alacak miktarı dikkate alınarak, hesaplanan tutar üzerinden yüzde otuzdan aşağı olmamak üzere indirim oranı yeniden değerlendirilmelidir.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, davalı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.