17. Hukuk Dairesi 2013/13662 E. , 2014/1232 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının lan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın, sigortalı şirket dışındaki davalıların kazı çalışması sırasında gerekli işaretlemeleri yapmamaları nedeniyle meydana gelen kaza sonucu hasarlandığını, davalı tarafın asli, müvekkilinin tali kusurlu olduğunu, araçta 4.153 TL tutarında hasar olduğunu, müvekkilinin aracının davalı sigortacıya trafik sigortalı bulunduğunu, aracın ticari işlerde kullanılması sebebiyle tamir süresince bir başka araç kiralanıp kullanıldığından müvekkilinin bu nedenle uğradığı zararı da talep ettiklerini belirterek şimdilik 3.000 TL hasar bedelinin kaza tarihinden işleyecek reeskont faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş; bilahare davalı ... hakkındaki davasını atiye bırakmış; 16.5.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat talebini 4.040 TL"sına çıkarmış; ayrıca 2.000 TL araç mahrumiyeti zararının da tazminini istemiştir.
Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili, binalara şube yolu tesisi, onarımı ve içme suyu şebekesi m, bakım işlerinin ihale ile diğer davalı ... m Ltd. Şti"ne verildiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının kusurlu olduğunu, tazminat miktarının fahiş olduğunu, reeskont faizi istenemeyeceğini, ıslah talebinin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, bizzat davacı aracının ... poliçesinin müvekkilince düzenlendiğini, 3.kişilerin zararının teminat kapsamında kaldığını, davacı sigortalının 3.kişi olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Üretim .... Şti vekili, davalı ..."den ihale ile alınan işin, sözleşme ile ...
.İnş. Müh. .... San. .... Şti"ne verildiğini, zarardan sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 4.042,50 TL (3.000 TL hasar, 1.042,50 TL araç mahrumiyeti zararı) tazminatın davalı ... Genel Müdürlüğü 4.012,50 TL"sından sorumlu olmak üzere olay tarihinden işleyecek reeskont faizi ile davalı ... dışındaki davalılardan tahsiline, davalı ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı ... Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalı ..."nin diğer davalı ... Üretim .... Şti üzerinde denetim yetkisinin bulunmasına göre davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 219,09 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ... Genel Müdürlüğü"nden alınmasına 6.2.2014 gününde Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
17.4.2002 tarihinde davalı ... ile ... Ltd. Şt sorumluluğunda bulunan yol kazı çalışması sırasında davacı aracının hasara uğraması nedeniyle, hasar bedeli ve davacının başka bir araç kiralamasından doğan zarar olmak üzere fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması kaydıyla 3.000,00 TL"nin kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili istemi ile 14.01.2004 tarihinde dava açılmış,
Dava dilekçesinde davalı ..."ye 9.2.2004 tarihinde tebliği üzerine esasa cevap süresinden sonra davalı ... vekili zamanaşımı def"inde bulunmuş,
Davacı vekilince zamanaşımı def"inin esasa cevap süresinden sonra ileri sürüldüğü konusunda açıkca ve derhal itirazda bulunulmamış,
Davacı vekilince 17.5.2005 tarihli dilekçe ile araç hasarı 4.040,00 TL, kazanç kaybıda 2.000,00 TL olmak üzere dava değeri 6.040,00 TL olarak ıslah edilmiş,
Islah dilekçesinin davalı ... vekiline 6.11.2007 tarihinde tebliği üzerine davalı vekili süresinde 14.11.2007 günlü dilekçesi ile ıslahla artırılan bölüm yönünden zamanaşımı def"ini ileri sürmüş,
Mahkemece dava 4.012,50 TL yönünden kabul edilmiş,
Davalı ... vekilinin temyiz istemi sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda reddedilerek yerel mahkeme kararı onanmıştır.
Davalı ... vekilinin zamanaşımı def"inin reddi ile yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılamıyorum.
Uyuşmazlık, davalı ..."nin kazı çalışması yaptırdığı yolda davacı aracının zarar görmesi nedeniyle davanın hangi zamanaşımı süresine tabi olacağına ilişkindir.
Davacı aracının, kazı çalışması nedeniyle hasar gördüğü konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Zarar, yoldaki kazı çalışmasından doğduğundan, motorlu araçların sebebiyet verdiği zararlar nedeniyle uygulanması gereken 2918 sayılı yasanın 85.maddesi ve zamanaşımının düzenlendiği yasanın 109.maddesi hükümlerinin uyuşmazlıkta uygulanması mümkün değildir.
Davalının eylemi, mülga 818 sayılı BK 41 vd maddelerinde öngörülen haksız fiil niteliğinde olup uyuşmazlığa BK 60.maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir.
Davacı, zararı ve faili haksız fiilin gerçekleştiği 17.4.2002 tarihinde öğrenmiş olup davacının BK 60.maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içerisinde davayı açması gerekirken yasada öngörülen zamanaşımı süresi geçirildikten sonra dava açılmıştır.
Davacının, zamanaşımı def"inin cevap süresinden sonra ileri sürüldüğü konusunda derhal ve açıkca bir karşı koymasının bulunmaması nedeniyle süresinde ileri sürülen zamanaşımı def"inin kabulü ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerekmektedir.
Kaldıki, yerel mahkeme ve sayın çoğunluğun kabulünde olduğu gibi biran için uyuşmazlıkta 2918 sayılı yasanın 109/1.maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanmasının gerektiği kabul edilse dahi ıslahla artırılan bölüm yönünden de 2 yıllık zamanaşımı süresi geçmiş olup ıslah edilen kısma yönelik davanında reddi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle davacının, haksız fiil nedeniyle zarar ve failini öğrendiğini 17.4.2002 tarihi ile dava tarihi olan 14.1.2004 tarihi arasında BK 60.maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle dava reddedilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulması gerekirken yazılı gerekçe ile onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım.