Esas No: 2016/2634
Karar No: 2021/2139
Karar Tarihi: 28.04.2021
Danıştay 10. Daire 2016/2634 Esas 2021/2139 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/2634
Karar No : 2021/2139
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : …'ne velayeten kendilerine asaleten
1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : Davalı idare tarafından, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 16/04/2009 tarihinde Kahramanmaraş İli, Pazarcık İlçesi, … Kasabası, … Köyü yakınlarında 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığınca atış ve tatbikat alanında icra edilen tatbikatın sona ermesi sonrasında davacıların Gaziantep İli'nden gelerek atış alanından topladıkları hurda içerisinde bulunan patlamamış roket mermisinin infilak etmesi sonucunda, davacılardan … ile …’nın çocuğu olan …’nın hayatını kaybetmesi ve davacıların kendilerinin yaralanmasından dolayı uğramış oldukları zararın karşılığı olarak toplam 105.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Dairemizin 25/05/2015 tarih ve E:2011/5295, K:2015/2536 sayılı bozma kararına uyularak; atış yapılan alanda, patlamamış mühimmat artıklarının bırakılarak hurdacılık faaliyetiyle geçimini sağlayan adı geçen şahısların oraya gelmelerinin özendirildiği, söz konusu alanda ilgili emniyet birimleri tarafından tutulan olay yeri inceleme tutanağında patlamanın daha evvelki atışlarda patlamayarak kör giden ve aramalarda bulunamamış roket mermisinin patlaması sonucu oluşmuş olabileceğinin belirtildiği göz önüne alındığında, davalı idare ekiplerinin atışlardan sonra arama çalışmalarını yaşanabilecek olumsuz durumların niteliği göz önüne alınarak, yeterli titizlikte yapmadığı, atış alanının … Köyü’ne olan uzaklığının 1350 metre olduğu da dikkate alındığında, yer seçiminde ve bölgenin güvenliğinin sağlanmasında yeterli dikkatin gösterilmediği anlaşıldığından davalı idarenin olayda hizmet kusurunun bulunduğu, öte yandan, dosyada mevcut ifadelerin değerlendirilmesinden, davacıların ilgili bölgede atış yapıldığını bildikleri, sırf bu nedenle bölgeye geldikleri ve askeri birliklerin bölgeyi terk etmelerinin ardından mühimmat artıklarını toplamak için bölgeye girdikleri de dikkate alındığında, zarara uğrayan davacılardan, patlamamış roket mermisini barındıkları çadırın yakınına getiren …'nin kendisi için şahsen, davacılardan … ve … için de 3. kişi sıfatıyla takdiren %50 oranında müterafik kusurunun varlığının kabulü gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü, kısmen reddine, takdir edilen miktarlara %50 oranında müterafik kusur indirimi uygulandıktan sonra, davacılardan … için 25.000,00 TL, … için 25.000,00 TL ve … için 2.500,00 TL olmak üzere toplam 52.500,00 TL manevi tazminatın davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idari tahkikat raporunda patlayan mühimmatın atışlarda kullanılan mühimmat olmadığının belirtildiği,davacıların müterafik kusurunun ağırlığına göre zararın karşılanmayabileceği, olayda kendilerine kusur izafe edilemeyeceği, idari eylem ile zarar arasında illiyet bağı mevcut olmadığından kusursuz sorumluluğun şartlarının da oluşmadığı, hükmedilen tazminat miktarına olay tarihinden değil ancak ölenin gelir elde edebileceği farz edilen tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiği, hükmedilen manevi tazminat miktarlarının yüksek olduğu, Mahkemece patlamaya neden olan bombanın TSK envanterinde kayıtlı olup olmadığı hususunda bir araştırma yapılmadan karar verildiği, harçtan muaf olduklarından kendileri aleyhine harca hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu, temyizen incelenen kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, olayda patlayan mühimmatın atışlarda kullanılan mühimmat olamayacağı savunmasının etkili olmadığı, idarenin atış alanını temizlemeyip patlamaya muktedir mühimmatı ayıklamamasının başlıbaşına bir kusur teşkil ettiği, davalı idarenin temyiz iddialarının önceki kararlarda tartışıldığı gerekçeleriyle, temyiz isteminin reddi ve ilk derece mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yönündeki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının kabule ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.