15. Hukuk Dairesi 2016/5171 E. , 2017/3707 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, iş sahibi ayıplı mal imâl eden yükleniciye ödediği iş bedelinin istirdadını istemektedir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Davacı tarlasında rüzgar gülü enerjisi ile su çıkarması için davalı ile 5.500,00 TL"ye anlaştıklarını, yüklenicinin 3,5 metre çaplı çarkla günlük 60 ton su çıkarmayı üstlendiğini, sonra bu sistemle günde 60 ton su çıkarılamayacağını, çarkın çapını 5 metreye çıkarmak gerektiğini 1.000,00 TL ilave ücret istediğini söylediğini, isteğini kabul edip 6.500,00 TL"yi ödediğini, 3,5 metre çaplı çarka ek kaynak ile ilave yapıp 5 metreye uzatarak sistemi kurduğunu, 1-2 gün sonra çarkın sistemi taşıyamayıp, direğin alt ve orta bölümünden taşıma makaslarından koptuğunu, eğildiğini, ek parçaların da direğe çarparak parçalandığını, ürünün işlevini yitirdiğini belirterek, ayıplı imâl edilen eser için ödediği 6.500,00 TL"nin iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı cevap dilekçesinde davacı ile 6.500,00 TL bedelle rüzgar gülü kurulması hususunda anlaştıklarını, sorunsuz olarak kurup, bakımını yaptığı rüzgar gülünün sert rüzgarda pervane altından çelik halatla sabitlenmesi gerekirken iş sahibinin bunu yapmaması yüzünden ürünün kırılıp arızalandığını, kaldı ki anlaşmaya varılan 6.500,00 TL bedelin ödenmediğini bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, fen ve sanat kaidelerine aykırı imâl edildiğinden, işe yaramaz ve can güvenliği tehlikesi yaratabilecek durumdaki eserin reddi gerektiğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki akdi ilişkinin 6.500,00 TL üzerinden kurulduğu ihtilafsız olup, davacı imalâtın ayıplı olması nedeniyle ödediğini iddia ettiği 6.500,00 TL"nin iadesini istemekte, davalı ise ödemenin yapılmadığını savunmaktadır. Eser sözleşmesi yazılı şekle
tabi bulunmasa da HMK"nın 200 ve devamı maddelerinde bir hakkın doğumu, düşürülmesi ... itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar ve değiri ikibin beşyüz lirayı geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Yazılı delil başlangıcı veya senetle ispat zorunluğunu kaldıran istisnaların bulunmadığı hallerde karşı yanın açık muvafakati yoksa tanık dahi dinlenemez. Dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanılmadığından mahkemenin uyarı görevi yoktur. Bu durumda davacı tarafından ödeme iddiası yasal delillerle isbatlanamadığından davanın reddi yerine kabulü doğru olmamıştır. Eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, kararın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz incelemesine konu hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 31.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.