Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/22000 Esas 2014/24459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22000
Karar No: 2014/24459

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/22000 Esas 2014/24459 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/22000 E.  ,  2014/24459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 6. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :11.06.2013
    NUMARASI :Esas no:2012/420 Karar no:2013/431

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 30.05.2014 günü temyiz eden davalı C.. A.. vekili Av.N. Ş. ve karşı taraf davacı D.. A.. vekili Av.T. B. E. geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Davalı tarafından, eşi aleyhine karardan sonra, 10.12.2013 tarihinde Türk Medeni Kanununun 161’nci maddesinde yer alan zina sebebine dayanılarak İstanbul 17. Aile Mahkemesinde 2013/931 esas numaralı boşanma davası açıldığı görülmektedir. Bu iddiayı destekleyici bir kısım fotoğrafların ve beyanların sunulmuş olması karşısında, sözü edilen dava sonucunda verilecek hüküm, bu davada tarafların kusurları ve boşanmanın fer’i sonuçları üzerinde etkili olacaktır. O halde, sözü edilen boşanma davasının, bu davada bekletici sorun yapılması (HMK.md.165), sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi ve hasıl olacak neticesine göre karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.02.12.2014 (Salı
    KARŞI OY YAZISI
    Davacı (kadın) tarafından açılan temyize konu dava 16.05.2012 tarihinde açılmış ve 11.06.2013 tarihinde davanın kabulü ile tarafların boşanmasına karar verilmiştir. Hüküm davalı tarafından 06.09.2013 tarihinde temyiz edilmiştir. Hükmü temyiz eden davalı temyiz dilekçesinden sonra 13.12.2013 tarihinde Dairemize gönderdiği dilekçesinde, temyize konu davanın davacısı aleyhine 10.12.2013 tarihinde “zina” hukuki sebebine dayalı boşanma davası açtığını bildirmiştir. “Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir” (HMK.mad. 165/1) Bir davanın görülmesi sırasında ortaya çıkan ve bu davanın incelenebilmesi veya sonuçlandırılabilmesi için, mahkemenin görevi dışında kalması sebebiyle, görevli yargılama makamınca çözümlenmesine kadar beklenilmesi gereken sorunlara, bekletici sorun denir. Bir sorunun bekletici sorun olarak nitelendirilebilmesinin koşullarından birisi eldeki davanın görülmesi sırasında bir sorunun ortaya çıkmasıdır. Somut olayda davanın görüldüğü sırada mahkemece bekletici sorun yapılması gereken bir dava açılmış olmayıp, daha sonra açılan dava eldeki davanın sonuçlandırılmasına engel değildir. Mahkemece kararın verilmesinden, hatta hükmün temyizinden sonra açılan davanın mahkemece bekletici sorun yapılması hukuken ve fiilen mümkün değildir. Bu sebeple karardan sonra açılan ve eldeki davanın esastan görülüp sonuçlandırılması açısından bekletici sorun yapılması gerekmeyen davanın sonucunun beklenmesinin doğru olmadığını düşündüğüm için temyizin esastan incelenmesi gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.