MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Davacı ... tarafından, davalılar ..., ..., ..., ... aleyhine 30.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, davacı ... tarafından davalılar ..., ..., ..., ..., ... aleyhine 30.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine dair verilen 20.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., 9155 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki 24 no"lu bağımsız bölüm üzerindeki 80/4512 hissenin kendisine, 24/4512 hissenin ise ..."e ait olduğunu, tapu sicil müdürlüğünde 08.06.1989 tarihinde söz konusu bağımsız bölümdeki payını ..."na sattığını, bu satış sırasında payından 104/4512 pay düştüğünü, bu nedenle 23 no"lu bağımsız bölümdeki payının 24/4512 oranında eksik yazıldığını ileri sürerek tapu sicilindeki bu yanlışlığın giderilmesini istemiştir.
Birleştirilen davada da ... ... mirasçılarını hasım göstererek, 24 no"lu bağımsız bölümde 104/4512 payın
tamamının ... hissesinden düştüğünü, bu paydan 24/4512 oranındaki kısmın ... payından iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, davanın kabulüne dair verilen karar davalıların temyizi üzerine Dairemizin 05.11.2009 tarihli 2009/10552 esas 2009/12221 karar sayılı kararı ile özetle; Tapu kaydındaki hatalı pay tescilinin resmi senet düzenlenirken pay oranında hata yapılmasından kaynaklandığı, davacı ..."nın payındaki eksikliğin giderilmesinde ... mirasçılarına herhangi bir yükümlülük düşmediğinden ... mirasçılarının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması doğru olmadığı, birleştirilen dava yönünden ise; 24 no’lu bağımsız bölümdeki ... payının ... adına tescilini gerektirecek resmi bir kayıt olmamasına rağmen payını iptal edecek şekilde 24 no’lu bağımsız bölümün tamamen davacı adına tesciline karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, davacı ..."nın payının düzeltilmesine, birleşen davada davacı ..."nun davasının kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 22.11.2010 tarihli, 2010/12303 esas 2010/12757 sayılı ilamı ile özetle; “Temyize konu olan birleştirilen dava nedeniyle verilen ilk hükmün temyizi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonucu verilen 05.11.2009 tarihli bozma kararına mahkemece 11.05.2010 tarihinde uyulmasına karar verilmiştir. Bozma kararında; 08.06.1989 tarihli akit tablosunda 24 no’lu bağımsız bölümde ..."in payını sattığına dair herhangi bir kayıt olmadığı gibi bu hususta bir iddia ya da başka bir belge de bulunmadığı, mahkemece ... payının ... adına tescilini gerektirecek resmi bir kayıt olmamasına rağmen ..."in payını iptal edecek şekilde 24 no"lu bağımsız bölümün tamamen davacı adına tesciline karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek karar bozulduğu halde mahkemece uyulmasına karar verilen bozma kararının aksine birleştirilen davada ... hissesinin de iptaline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu sebeple kararın dairemizce bozulmasına karar verilmiştir” gerekçesiyle bozulmuştur.
Davalı ... mirasçılarının yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulamayacakları gerekçesi ile karar düzeltme talebi üzerine Dairemizin 04.04.2011 tarihli ve 2011/3525 Esas-2011/4329 Karar sayılı ilamı ile daha önce verilen 22.11.2010 tarihli 2010/12303 Esas, 2010/12757 Karar sayılı bozma ilamımız kaldırılmış; bir önceki bozma
ilamına ek olarak mahkemece verilen karar ... mirasçılarının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağı nedeniyle de bozulmuştur.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmuş, davacı ..."nın davasının kabulüne, birleşen davada ise davacı ... adına kayıtlı 24/4512 payın iptali ile davalıların murisi ... adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili ile davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacıların diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-6100 sayılı HMK"nun 24/1. maddesi hükmü uyarınca “Hakim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz.” Davalı ... mirasçılarının 24/4512 payın murisleri adına tescili için usulünce açılmış bir davaları bulunmamaktadır. Birleştirilen davada ... hissesine ilişkin davanın reddine karar vermek gerekirken davalı konumunda bulundukları ve bu yönde bir talepleri de bulunmadığı halde mahkemece muris ... lehine pay tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalı ... mirasçılarının yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, 08.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.