8. Hukuk Dairesi 2015/4618 E. , 2017/5527 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, 58 ve 59 parsel sayılı taşınmazlar ile 78 ve 88 parsel sayılı taşınmazların vekil edeninin ve davalıların ortak murisi ..."a ait olduğunu, tüm davalıların bu taşınmazlardaki kendi adlarına olan hisselerini ve ayrıca 32/128 hisse sahibi olan ortak murisleri....ın hissesini TMK 677/1 maddesi uyarınca yazılı senetler ile vekil edenine sattıklarını belirterek, dava konusu 58,59,78 parsel sayılı taşınmazlardaki davalılar adına olan tüm hisseler ile ortak muris ...... adına olan 32/128 hissenin iptali, davalılardan.... adına olan 58,59,78 ve 79 parsel sayılı taşınmazlardaki davalı ... ( Kanun .....adına olan hissesi ile davalıya intikal edecek olan ortak muris ...... adına olan 32/128 hissenin iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ... 17/6/2008 tarihli celse de; açılan davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
Davalılardan ..., ..., ... isticvap davetiyesi üzerine, duruşmaya gelerek, imzaların kendilerine ait olduğunu, ancak boş kağıda ve sadece 1 yere imza attıklarını beyan etmişlerdir.
Davalılardan ... 17/6/2008 tarihli celse de davayı kabul ettiğini beyan etmiş, isticvap davetiyesi üzerine ise duruşmaya gelerek, dava konusu sözleşmenin satışa ilişkin olduğunu bilerek imza attığını ancak sözleşmenin sadece üç parça taşınmaza ilişkin olduğunu bildiğini beyan etmiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; davacının haricen satın aldığını iddia ettiği taşınmazlara ilişkin satış sözleşmesinin resmi şekil şartına uyulmadan yapıldığı, bu durumda davacının davalılara karşı tapu iptal tescil davası açamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin 32/128 pay maliki olan ... mirasına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Dava; miras payı devri nedenine dayalı pay iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, uyuşmazlığın TMK.nun 677.maddesi çerçevesinde çözümlenmesi gerekir.
Tüm dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu parsellerin davacı adına 20/3/2007 tarihli satış ve hisse tevdi ile, davacı ve davalıların ortak mirasbırakanı ... ve dava dışı kişiler adına 19/4/2004 tarihinde hükmen tescil ile kayıtlı olduğu, dosya içeriğinde yer alan Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/139 E. 2007/145 sayılı veraset ilamına göre, davacının, davalıların ve dava dışı 3. kişilerin ( ..."ın davalı olarak gösterilmeyen mirasçıları) ortak mirasbırakan ..."ın mirasçıları olduğu, davalıların 24/7/2007 tarihli sözleşmeler ile dava konusu taşınmazlardaki kendi adlarına olan hisseler ile ortak muris bırakan ..."dan kendilerine isabet edecek olan hisseleri davacıya devrettikleri, dava konusu taşınmazlarda davalılar ve davacının kendi payları yönünde paylı mülkiyet, ortak muris ..."dan kalan hisseler yönünden ise iştirak halinde mülkiyet şeklinde hisselere sahip olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemenin de gerekçesinde açıkladığı gibi kural olarak; TMK.nun 706, Tapu Kanununun 26, BK.nun 213 (6098 sayılı BK.nun 237.) maddelerine göre tapulu taşınmazların satışına ilişkin senetlerin Tapu Sicil Müdürlüğünde resmi şekilde düzenlenmesi gerekir. Tapu dışı yapılan satışlar hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz. Ne var ki eldeki davada yukarıda da bahsedildiği gibi tapu dışı bir satış söz konusu olmayıp, davalıların yakın mirasbırakanı ..."dan gelen miras paylarını davacıya devrettiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 677/1.maddesi uyarınca “ terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır.” Buradaki yazılı şekil bir ispat şekli olmayıp, geçerlilik koşuludur.
Somut olayda; iptali istenen paylar, dava konusu parsellerde ..."dan davalılara intikal eden paylar olup, davalılar ve davacılar ortak murisi ... adına kayıtlı olmakla elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Davalılar 24.04.2007 tarihinde, ortak muris ..."dan gelen kanuni miras paylarını yazılı şekilde davacıya devrettiğine göre yapılan miras payı devir sözleşmesinin geçerli olduğunun kabulü gerekir.
Bundan ayrı davalılardan ... ve ... 17/6/2008 tarihli celse de; davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir. Bu hususta mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır.
Şu halde mahkemece, uyuşmazlığın TMK.nun 677.maddesi çerçevesinde, değerlendirilerek, davacının talebine bağlı olarak davalılar ... ve diğer davalılar yönünden iptalini istediği parseller de gözönüne alınarak davanın kabulüne karar verilmesi ve davayı kabul eden davalıların kabul beyanları yönünde de bir değerlendirme yapılması gerekirken belirtilen hususlar yerine getilmeden yanlış gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1.) nolu bent uyarınca reddine, taraflarca HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 17.4.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.