Esas No: 2021/9669
Karar No: 2022/4582
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/9669 Esas 2022/4582 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, terör örgütü üyeliği suçlamasıyla gözaltında ve tutuklu kaldığı dönem için tazminat talep etmiştir. Yerel mahkeme, davacı lehine kısmi tazminat hükmetmiştir. Ancak, yapılan istinaf incelemesi sonucu yerel mahkeme kararı esastan reddedilmiştir. Yargıtay, hükmün bozulmasına karar vererek, kanuna aykırılık gerekçesiyle davacının lehine eksik tazminata hükmedildiği gerekçesiyle önceki kararın bozulmasını ve dosyanın Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini kararlaştırmıştır. 5271 sayılı CMK'nın 302/2. maddesi ve fıkrası uyarınca kararın bir örneği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, 302/2. maddesi ve fıkrası, 304/2. maddesi, 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın kısmen kabulüne dair Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/404 E-2016/446 K sayılı hükmüne karşı istinaf başvurusunun esastan reddi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 23.02.2017 tarihli, 2017/762 Esas, 2017/622 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/61 Esas – 2012/91 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının terör örgütüne üye olmak suçundan 15.10.2009 – 21.10.2010 tarihleri arasında 371 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 15.06.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 18.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, 6.463,89 TL maddi, 13.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Davacının hangi suçtan gözaltında veya tutuklu kaldığının tespiti amacıyla davacı hakkında düzenlenen yakalama, olay, gözaltı ve sevk – serbest bırakma, tutuklama ve tahliye müzekkereleri, sorgu zaptının Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde aslının veya onaylı örneğinin dosya arasına alınması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Tazminat talebinin dayanağı olan tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan “7.035,95’’ TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın altında kalacak şekilde “6.463,89’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine eksik maddi tazminata hükmolunması,
4-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 23.02.2017 tarihli, 2017/762 Esas, 2017/622 Karar sayılı "istinaf başvurusunun esastan reddine" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 08.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.