Esas No: 2016/9382
Karar No: 2021/2586
Karar Tarihi: 28.04.2021
Danıştay 8. Daire 2016/9382 Esas 2021/2586 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/9382
Karar No : 2021/2586
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf (Davalı) : … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, ... Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başmüdürü olan davacının, hastane müdürü olan …'un kendisini davalı idareye şikayet ettiğinden bahisle … Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı şikayet başvurusu üzerine görevsizlik kararı verilerek kötüye kullanma ve iftira suçlarından hakkında ceza soruşturması için dosyanın davalı idareye gönderilmesi neticesinde davalı idarece şikayet edilen hakkında adli/idari soruşturma başlatılmasına yer olmadığına dair verilen … tarih ve …sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davacı tarafından … Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet edilen Hastane Müdürü …'un … Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesinde görev yaptığı, bu görevi sırasında yaptığı denetimde bazı hemşirelerin nöbetleri sırasında uyudukları konusunda bildirimde bulunduğu, ancak idarece herhangi bir işlem tesis edilmemesi üzerine başlattığı yazışmalardan kaynaklı şikayete konu sürecin başladığı, inceleme neticesinde alınan tanık ifadeleri ve uzman görüşlerinde şikayet edilen …'un eyleminin görevi olan denetim hizmetini gerçekleştirdiğinin belirtildiği, davacıya iftirada bulunulduğuna dair ise somut bir delile rastlanılmadığının anlaşıldığı, bu nedenle davalı idarece adli/idari soruşturma başlatılmasına yer olmadığı yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53. maddesinin (c) fıkrasında ceza soruşturması usulü düzenlenmiş olup; söz konusu maddede; "Yükseköğretim üst kuruluşları başkan ve üyeleri ile yükseköğretim kurumları yöneticilerinin, kadrolu ve sözleşmeli öğretim elemanlarının ve bu kuruluş ve kurumların 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurlarının görevleri dolayısıyla ya da görevlerini yaptıkları sırada işledikleri ileri sürülen suçlar hakkında yetkili makamlarca inceleme başlatılabilir, inceleme sonucunda soruşturma açılmasına karar verilmesi ya da doğrudan soruşturma başlatılması hâlinde aşağıdaki hükümler uygulanır:
(1) İlk soruşturma:
Yükseköğretim Kurulu Başkanı için, kendisinin katılmadığı, Milli Eğitim Bakanının başkanlığındaki bir toplantıda, Yükseköğretim Kurulu üyelerinden teşkil edilecek en az üç kişilik bir kurulca, diğerleri için, Yükseköğretim Kurulu Başkanınca veya diğer disiplin amirlerince doğrudan veya görevlendirecekleri uygun sayıda soruşturmacı tarafından yapılır.
Öğretim elemanlarından soruşturmacı tayin edilmesi halinde, bunların, hakkında soruşturma yapılacak öğretim elemanının akademik unvanına veya daha üst akademik unvana sahip olmaları şarttır.
(2) Son soruşturmanın açılıp açılmamasına;
a) Yükseköğretim Kurulu Başkan ve üyeleri ile Yükseköğretim Denetleme Kurulu Başkan ve üyeleri hakkında Danıştayın 2 nci Dairesi,
b) Devlet ve vakıf yükseköğretim kurumu rektörleri, rektör yardımcıları ile üst kuruluş genel sekreterleri hakkında, Yükseköğretim Kurulu üyelerinden teşkil edilecek üç kişilik kurul,
c) Üniversite, fakülte, enstitü ve yüksekokul yönetim kurulu üyeleri, fakülte dekanları ve dekan yardımcıları, enstitü ve yüksekokul müdürleri ve yardımcıları ile üniversite genel sekreterleri hakkında, rektörün başkanlığında rektörce görevlendirilen rektör yardımcılarından oluşacak üç kişilik kurul,
d) Öğretim elemanları, fakülte, enstitü ve yüksekokul sekreterleri hakkında üniversite yönetim kurulu üyeleri arasından oluşturulacak üç kişilik kurul,
e) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurlar hakkında, mahal itibariyle yetkili il idare kurulu,karar verir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Mevzuat hükümlerinden görüldüğü üzere, 2547 sayılı Kanunun 53. maddesinin (c) fıkrası uyarınca hakkında ceza soruşturması açılacak kişinin hukuki statüsü, yürüttüğü görev ve varsa yöneticilik vasfı sebebiyle tabi olması gereken usuller ayrı ayrı ve detaylı olarak düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, …Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başmüdürü olan davacının, hastane müdürü olan …'un kendisini davalı idareye asılsız isnatlarla şikayet ettiğinden bahisle davacı tarafından yapılan şikayet başvurusu üzerine … Cumhuriyet Başsavcılığı'nca verilen görevsizlik kararı akabinde dosyanın görevi kötüye kullanma ve iftira suçlarından ceza soruşturması için davalı idareye gönderilmesine karşın davalı idarece şikayet edilen hakkında adli/idari soruşturma başlatılmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53. maddesinin (c) bendi uyarınca değişik statüdeki kişilerin suç işlemeleri halinde soruşturma usulü ve yetkili yargılama merciilerin belirlenmesine ilişkin özel hüküm gereği; disiplin amirince doğrudan veya görevlendireceği uygun sayıda soruşturmacı tarafından yapılan ilk soruşturma neticesinde Üniversite Yönetim Kurulu üyelerinden teşkil edilecek üç kişilik kurul tarafından ilgili hakkında lüzum-u muhakeme veya men-i muhakeme şeklinde karar verilmesi gerektiği; oluşturulacak üç kişilik komisyon tarafından verilecek lüzüm-u muhakeme ya da men-i muhakeme kararının doğrudan ilgililere tebliği ve lüzum-u muhakeme kararının ilgililerin itirazı üzerine, men-i muhakeme kararının ise kendiliğinden Danıştay Birinci Dairesince incelenmesi gerektiği açıktır.
Bu durumda, mevzuatta düzenlenen usullere aykırı olarak yetkili kurulca ilgililer hakkında lüzum-u muhakeme veya men-i muhakeme şeklinde karar verilmeksizin tesis edilen işlemde hukuka uygunluk; aksi yöndeki Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamakta olup, kararın bozulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 28/04/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.