2. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/25298 Karar No: 2014/24300
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/25298 Esas 2014/24300 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2014/25298 E. , 2014/24300 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Karabük Aile Mahkemesi TARİHİ :29.05.2014 NUMARASI :Esas no:2013/615 Karar no:2014/251
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (kadın) tarafından, yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, bozmaya uyulmuştur. Uyulan bozma kararında "davacı-karşı davalı (kadın)"ın boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu olduğu, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin sabit olduğu bu halde yararına uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği" belirtilmiştir. Bozma, boşanma tarihi itibariyle kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin tespiti niteliğinde ve araştırmaya yönelik olmayıp kesin bozmadır. Bozmaya uyulduğuna göre, bozma lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. (04.02.1959 tarihli 13/5 sayılı içt. bir. kararı) Bu usuli kazanılmış hak, istisnai haller bulunmadıkça yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz ve tarafları bağlar. O halde mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm tesisi zorunludur. Bu husus nazara alınmaksızın bozmadan sonra yapılan araştırmaya dayanılarak kadının sonradan çalışmaya başladığı ve gelir sahibi olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm karulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 01.12.2014 (Pzt.) KARŞI OY YAZISI Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davacı-davalı kadının çalıştığının, yeterli ve düzenli gelirinin bulunduğunun anlaşılmasına göre, Türk Medeni Kanununun 175. maddesinin şartlarının kadın lehine oluşmaması karşısında yoksulluk nafakasına hükmedilmemesinde bir yanlışlık bulunmadığı kanaatiyle yerel mahkeme hükmünün onanması gerekir. Bu nedenle sayın çoğunluğun bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.