Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/10647 Esas 2018/671 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10647
Karar No: 2018/671

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/10647 Esas 2018/671 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava konusu, borçlu davalının üç daireye ait aidat borcunun ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlatılması ve yapılan itiraz sonrası alacaklı davacının haksız itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talebiyle açtığı davadır. Mahkeme kat malikleri kurulu kararı doğrultusunda alacak miktarını belirlemiş ve %9 faiz uygulanarak hüküm vermiştir. Ancak, likit olmayan alacak nedeniyle icra inkar tazminatı talebi reddedilmiştir. Yargıtay, alacağın likit olmadığı yanılgısından dolayı icra inkar tazminatı talebi reddedilmesinin yanlış olduğunu ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğini belirtmiştir. Bu nedenle, hükümdeki icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin ibare çıkarılarak yerine kabul edilen asıl alacak olan %20'si kadar icra inkar tazminatı talebinin kabul edilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HUMK'nın 438/7. maddesi, 6100 sayılı Yeni Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi.
20. Hukuk Dairesi         2017/10647 E.  ,  2018/671 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesi ile, borçlu davalı ..."ün...konutlarında bulunan 3 dairesine ilişkin aidat borcunun site yönetiminin kurulduğu tarihten itibaren ödenmediğini, bu nedenle Mersin 8. İcra Müdürlüğünün 2012/ 8660 sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu davalı vekilinin süresinde takibe itiraz ettiğini ve itiraz üzerine 30/10/2012 tarihinde icra takibinin durduğunu, davalı borçlunun haksız itirazının iptaline, takibin devamına, kötü niyetli itiraz nedeni ile % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece kat malikleri kurulu kararı hesapları doğrultusunda yapılan incelemede davalının 8.100,00 TL aidat alacağının bulunduğunun tespit edildiği, 1.293,60 TL de gecikme faizinin olduğu, davacı vekilinin icra dosyasındaki takip talebinde yıllık % 9 faiz talep ettiğinden dolayı bu taleple bağlı kalınarak yıllık % 9 faiz uygulanmak sureti ile hüküm kurulmuş, alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektiğinden icra inkar tazminatının da reddi cihetine gidilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici sebeplere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu alacağın likit olduğu düşünülmeden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 3. bendindeki “icra inkar tazminatı talebinin reddine” ibaresinin hükümden çıkarılmasına ve yerine “Kabul edilen asıl alacak olan 8.100,00 TL’nin %20’si olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.