23. Hukuk Dairesi 2016/8238 E. , 2019/4488 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kat mülkiyeti kanunundan kaynaklanan davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı kooperatif başkanı ..., kooperatif yetkilileri ve kooperatif vekili Avukat ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı yapı kooperatifinde bulunan 11-A Blok numaralı işyeri maliki olduğunu, kura çekiliş kitapçığında yer olana planda herbiri 200 m² de 780 adet işyeri ile 5 adet giriş kapısı tespit edilerek kitapçığın son sayfasına işyerinin ad-blok ve atölye numaralandırma planı eklendiğini, kooperatifte planda yer almayan, 3. adada yer alan yeni 2 numaralı kapının plana uygun şekilde eski hale getirilerek kapatılmasını, plana göre 20. adanın köşesinde yer alması gereken eski 5 yeni 6 numaralı kapının plana uygun şekilde eski hale getirilerek 20. adanın köşesine getirilmesine ve ortadaki kapının kapatılmasına, 2 numaralı kapının açılması için yıktırılan bölümün kooperatife ait iki adet işyerinin plana uygun şekilde eski hale getirilerek yeniden yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu edilen 3-4 numaralı adaların karşısında bulunan kapının müvekkili kooperatif yönetim kurulu kararı ile açıldığını, keyfi olarak açıldığı yönündeki iddianın asılsız olduğunu, 3-4 numaralı adaların giriş ve çıkış kapılarının bölge için hazırlanan plan ve tasdikli projede bulunmadığı gerekçesiyle önceden mahkeme kararıyla kapatılmalarına karar verildiğini, karar doğrultusunda kapıların eski hale getirildiğini, davacının yıllardır duruma ses çıkarmamış olmasının rızasının bulunduğunu gösterdiğini, talebin zamanaşımına uğradığını ve mevcut planlar ile mahkeme kararı doğrultusunda uygulama yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; tasdikli projede 5 adet olan kapının 3. ve 4. adaya açık kapı ile 6 adet olduğu, bu kapıya 2 nolu kapı denildiği, 5 nolu kapıda 6 nolu kapı yapılarak davaya konu sitede bu şekilde kullanıma geldiği, kesinleşen Küçükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2001/2075 Esas, 2002/896 sayılı kararı ile kapıların kapatılmasına karar verildiği, karar doğrultusunda kapıların eski hale getirildiği ileri sürülmüş ise de, davaya konu kapıların projeye aykırı olarak kullanıldığının tespit edildiği, Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/911 Esas, 2002/581 Karar sayılı kesinleşmiş ilamına göre 20 oda 29 nolu işyerinin köşesinde bulunan ve krokide 20 metre genişliğinde sadece araç girişine uygun kapının açılmasına karar verilmiş olmasına rağmen kapının açılmadığı, bu itibarla onaylı projede 5 adet olan kapısının 6 adete çıkarıldığı ve bir tanesinin de projeye aykırı olarak değiştirildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosya kapsamından; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının 04.03.2013 tarihli cevabi yazısına göre, davalı ... Sanayi Sitesinin bulunduğu alanın 08.01.1996 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli İkitelli Organize Sanayi Nazım İmar Planında ve 15.11.2002 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli İkitelli Organize Sanayi Uygulama İmar Planında “Küçük Sanayi” alanında kaldığının ve bu alanda 4562 sayılı kanun gereği, plan yapma ve onaylama işlemlerinin Bilim Teknolojileri Sanayi Başkanlığına, numarataj işlemlerinin ise İkitelli Organize Sanayi Başkanlığına ait olduğunun anlaşılması karşısında, bu durumda; mahkemece, İkitelli Organize Sanayi Bölge Başkanlığından verilen yazı cevapları da gözetilerek davalı tarafın tüm itirazlarını karşılar mahiyette konusunda uzman kişilerden oluşacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak, yukarıda yapılan açıklamalar ışığı altında incelemeler yapıldıktan sonra, olayda, 634 S.K. hükümlerinin mi yoksa Organize Sanayi Bölge Başkanlığı Kanunu hükümlerinin mi uygulanacağı tespit edilerek öncelikle görev hususu da değerlendirilip, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
2-Kabule göre; bilirkişi raporunun ilam hükmünde sayılması, infazda tereddüte yol açacağından HMK’nın 297/2. maddesine aykırı şekilde hüküm kurulması da doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.