8. Ceza Dairesi Esas No: 2017/8709 Karar No: 2019/1899 Karar Tarihi: 12.02.2019
Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/8709 Esas 2019/1899 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanıkın, mahkemece verilen beraat kararı temyiz edilmiştir. Sanığın, haczin yapıldığı tarihte işyerinde işçi olarak çalıştığı, ancak mahcuzların muhafazası için işyerine gittiğinde kaybolduğu ve İcra müdürlüğüne herhangi bir bildirimde bulunmadığı için suçlu bulunması gerektiği ifade edilmiştir. Ancak hüküm kurulurken kanun maddeleri yanlış yorumlandığı ve gerekçeli kararda hata yapıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, temyiz itirazları yerinde bulunmuş ve kararın bozulması kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: 6352 sayılı Kanunun 38. maddesi ve 2004 sayılı Kanuna eklenen geçici 10. madde ile TCK'nun 289/3. maddesi.
8. Ceza Dairesi 2017/8709 E. , 2019/1899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- 6352 sayılı Kanunun 38. maddesi ile 2004 sayılı Kanuna eklenen geçici 10. maddenin “Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir” hükmü karşısında, sözkonusu değişikliklerin geçmişe uygulanamayacağının gözetilmemesi, 2- Sanık ..."in haczin yapıldığı tarihte işyerinde işçi olarak çalıştığı ve haciz işlemi sırasında gerekli ihtaratlar yapılarak mahcuz eşyalar kendisine teslim edildikten sonra, mahcuzların muhafazası için işyerine gidildiğinde, 23.05.2012 tarihli tutanak ile hacizli malların belirtilen adreste bulunmadığının tespit edilmesi karşısında, işten ayrıldığını iddia eden, ancak İcra müdürlüğüne herhangi bir bildirimde bulunmayarak dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranmak suretiyle mahcuzların kaybolmasına neden olan sanığın eyleminin TCK.nun 289/3. maddesinde tanımlanan ve yalnız adli para cezasını gerektiren suçu oluşturacağı gözetilip hakkında ön ödeme işlemi yapılarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 3- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 23.05.2012 yerine 2012 olarak yazılması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.