Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1707 Esas 2013/1784 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1707
Karar No: 2013/1784
Karar Tarihi: 07.03.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1707 Esas 2013/1784 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/1707 E.  ,  2013/1784 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucunda Çatalçam Köyü çalışma alanında bulunan132 ada 22 parsel sayılı 7309,75 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, çekişmeli parselin tapu kaydının iptali ile "veraset ilamındaki hisseler oranında misarçılar adına" tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine temsilcisinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacının miras bırakanı Bekir Türkmen"in 2006"da öldüğü, ölümüyle kadastro tespit tarihi arasında 20 yıllık zilyetlik süresi dolmadığı gibi terekesi iştirak halinde olduğuna göre miras bırakan yönünden de 3402 sayılı yasanın 14. maddesinde belirtilen belgesiz zilyetlik yoluyla edinilebilecek miktar sınırına ilişkin olarak davacının murisi ve muristen intikalen diğer mirasçılar adına zilyetliğe dayalı olarak tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığının Adliye Yazı İşleri Müdürlüğü, Kadastro ve Tapu Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak varsa, bu şekilde tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin kesinleşme durumlarını da gösterir biçimde tespit tutanaklarının onaylı örneklerinin, kesinleşmiş olanların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının getirtilerek dosyasına konulması gerekirken bu yönde araştırma ve değerlendirme yapılmaması isabetsizdir. Bu şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi doğru olmadığı gibi; kabule göre de, tescil hükmü kurulurken kararın eki olmayan ve karar yerinde kime ait olduğu ile mahkemesi ve numaraları dahi belirtilmeyen veraset ilamına atıf yapılıp kimler adına tescil kararı verildiğinin açıkça gösterilmemesi de doğru olmamıştır. Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.