10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/19406 Karar No: 2015/19622 Karar Tarihi: 16.11.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/19406 Esas 2015/19622 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/19406 E. , 2015/19622 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Kastamonu İş Mahkemesi Tarihi : 09.07.2015 No : 2015/96-2015/238
Dava, davacının sigortalılık başlangıcının 15.10.1989 tarihi olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Davacıya ait 15.10.1989 tarihli işe giriş bildirgesinin davalı Kuruma süresi içerisinde verildiğine dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, mahkemece bu yönde yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, önceki bozma ilamında da belirtildiği gibi, öncelikle işe giriş bildirgesinin verildiği inşaat işyerinin bulunduğu belediye başkanlığından, anılan inşaatın hangi tarihler arasında yapıldığı ve inşaatın bitiş tarihi sorularak belirlenmeli, sonrasında 15.10.1989 tarihli bildirgenin verildiği işyerinden Kuruma verilen dönem bordrosunun bulunmaması, komşu işyeri tanıklarına da ulaşılamaması nedeni ile, davacı tarafından gösterilen tanık beyanlarına itibar edilmeli, ancak ifadeleri hükme dayanak kılınan tanıkların dava konusu yapılan tarihte iş yeri sigortalısı veya komşu iş yeri işvereni veya çalışanı olup olmadığı araştırılmalı, bu araştırmada gerekirse zabıta aracı kılınmalı, işe giriş bildirgesindeki sigorta sicil numarasının hangi yıla ait serilerden olduğu Kurumdan sorularak belirlenmeli, elde edilen bilgilerin tanık anlatımlarında belirtilen olgularla örtüşüp örtüşmediği de irdelenerek, sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 16.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.