Esas No: 2021/3554
Karar No: 2022/4634
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3554 Esas 2022/4634 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/3554 E. , 2022/4634 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : İlk derece mahkemesi hükmünün kaldırılarak, davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 31.572,37 TL maddi ve 180.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 19.04.2017 tarihli, 2017/24 Esas, 2017/1466 Karar sayılı "İstanbul Anadolu 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.10.2016 tarih, 2015/332 Esas, 2016/312 Karar sayılı kararının kaldırılarak, davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 31.572,37 TL maddi, 180.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine " ilişkin karar davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/188 Esas – 2015/143 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Türkiye Cumhuriyeti İcra Vekilleri Heyetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçundan 22.02.2010 – 01.04.2010 tarihleri arasında 38 gün gözaltında ve tutuklu, 05.04.2010 – 22.06.2010 tarihleri arasında 78 gün tutuklu ve 11.02.2011 – 19.06.2014 tarihleri arasında 1224 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 08.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 449,800,00 TL ıslah ile 699.800,00 TL maddi, 1.000.000,00 TL ıslah ile 1.344.000,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 31.572,37 TL maddi 700.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince duruşma açılıp, ilk derece mahkemesinin hükmünün kaldırılarak, 31.572,37 TL maddi tazminatın 719,93 TL'sinin 22/02/2010 tarihinden itibaren, 1.491,64 TL'sinin 05/04/2010 tarihinden itibaren, 29.360,80 TL'sinin 11/02/2011 tarihinden itibaren ve 180.000 TL manevi tazminatın 4.996.00 TL'sinin 22/02/2010 tarihinden itibaren, 10.854,00 TL'sinin 05/04/2010 tarihinden itibaren, 164.150,00 TL'sinin 11/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dava dilekçesinde davacı vekilinin 449.800,00 TL maddi, 1.000.000,00 TL manevi tazminat talep etmesine karşın, 10.02.2016 havale tarihli ıslah dilekçesinde 699.800,00TL maddi, 1.344.000,00 TL manevi tazminat talep ederek ıslah beyanında bulunduğunun anlaşılması karşısında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 177/2. maddesi gereğince, davacı tarafın bu talebinin davalı tarafa bildirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre;
1- Maddi tazminatın, davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı 22.02.2010 – 01.04.2010 tarihleri arası için net asgari ücret üzerinden hesaplanan “720,71” TL, tutuklu kaldığı 05.04.2010 – 22.06.2010 tarihleri arası için net asgari ücret üzerinden hesaplanan “1.479,86’’ TL, 11.02.2011 – 19.06.2014 tarihleri arası için net asgari ücret üzerinden hesaplanan “29.721,77’’ TL ve toplam 31.922,77 TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın altında kalacak şekilde “31.572,37’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı aleyhine eksik maddi tazminata hükmolunması,
2- Yargıtayın görevi ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması ve benzer olaylarda aynı çözüm tarzının oluşturulmasıdır. Bu görev yerine getirilirken hukukun genel ilkeleri, ülkedeki pozitif hukuk normları ve uluslararası temel insan haklarına ilişkin kural ve kabullere uygun bir yorum ve uygulama benimsenmelidir.
Bu ilke yalnızca denetim mahkemeleri için değil, hüküm mahkemeleri için de geçerlidir. Hukuk devletinin en belirgin özelliği hiçbir kurum ve makam ayrımı gözetilmeden herkesin hukuk kurallarına uymasıdır.
Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında olacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
3- Gerekçeli karar başlığında, dava türü olarak, “Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” yerine, “Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat” ibaresine yer verilmesi, “03.09.2015” olan dava tarihinin “03.07.2015” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 02.05.2017 tarihli, 2017/24 Esas, 2017/1465 Karar sayılı "davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne" dair hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 13.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.