12. Ceza Dairesi 2021/2008 E. , 2021/5910 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazetede yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları veya kullandıkları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Diğer yandan, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen “maliklere tebliğ” usulünün, bölge bazındaki tescil işlemlerinde değil, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının tescili söz konusu olduğunda uygulanacağı, başka bir deyişle, bir bölgenin sit alanı olarak belirlenip tescil edilmesi halinde, o bölgede yaşayan tüm vatandaşlara tebligat yapılmak suretiyle tescil kararının duyurulması şeklinde bir yöntem izlenmeyeceği, karar Resmi Gazetede yayımlanıp Bakanlığın internet sayfasında bir ay süre ile duyurularak, bölge halkının sit tescilinden haberdar olmasının sağlanacağı;
Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, şerhin varlığına veya tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanık hakkında III. derece arkeolojik sit alanında yer alan, Bodrum Belediye Başkanlığı sınırları içinde Türkbükü Menemene Mahallesi tapunun 1/1 pafta 62 parsel üzerinde kayıtlı taşınmazda bulunan mevcut binanın üst katına 10,40 metreye 8,15 metre ebatlarında toplam 83,35 metrekarelik kaçak ve ruhsatsız ilave kat inşaati yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasında; sit ilanına ilişkin Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 03.07.1987 tarih ve 3492 sayılı kararın mahallinde mutat vasıtalarla ilan edildiği ve ilana ilişkin tutanakların dosya kapsamında bulunduğu, böylelikle sanığın izinsiz inşai ve fiziki faaliyette bulunduğu yerin sit alanında olduğunu bildiğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu, dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporlarında suça konu taşınmazın 1. katına yapılan 8,15x10,40 metre ölçülerindeki eklentinin kaçak olduğu, izinsiz yapılan bina kapsamındaki imalatın 2863 sayılı kanunun 9. ve 16. maddeleri kapsamında “izinsiz inşai müdahale” niteliğinde olduğu, sit alanında herhangi bir zararın oluşmadığının belirtildiği dikkate alınarak sanığın eyleminin izinsiz inşai ve fiziki müdahale suçunu oluşturduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık hakkında aynı eyleme ilişkin olarak 2863 sayılı Kanuna aykırılık ve imar kirliliğine neden olma suçlarından açılan kamu davasında 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinin, 5237 sayılı TCK"nın 184. maddesine göre özel norm niteliği taşıması karşısında, “özel normun önceliği” ilkesi gereği eylem 2863 sayılı Kanuna göre değerlendirilip, imar kirliliğine neden olma suçundan sanık hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi,
2- Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceğinden, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle il özel idaresi veya büyükşehir belediye başkanlığı bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin suç tarihinde koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu araştırılarak kapsadığının tespiti halinde, 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi, kapsamadığının tespiti halinde ise aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında “17/03/2014” olarak belirtilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan Kültür ve Turizm Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.