16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/1544 Karar No: 2013/1760 Karar Tarihi: 07.03.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1544 Esas 2013/1760 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2013/1544 E. , 2013/1760 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Kovanpınar Köyü 141 ada 6 ve 184 ada 11 parsel sayılı sırasıyla 1.469,44 ve 5.696,98 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar; tapu kaydı, pay satın alma, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... ... adına; aynı sebepler nedeniyle, 141 ada 7, 184 ada 10 ve 12 parsel sayılı sırasıyla, 1.672,92, 2.321,89 ve 5.996,16 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ise davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... paylaşım yapılmadığını öne sürerek tapu kayıtlarının iptali ile taşınmazların eşit paylar oranında kendisi ve davalı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 184 ada 10, 11, 12 parseller ile 141 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline ve taşınmazların eşit paylar ile davacı ve davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, tarafların taşınmazlar üzerinde birlikte tasarruf ettikleri ve taşınmazları taksim etmedikleri gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de; mahkemece varılan sonuç dosya içeriğiyle bağdaşmamaktadır. Dosya içeriğinden; kadastro sırasında 7.2.1979 tarih ve 181 sıra numaralı tapu kaydının davacı ... adına tapuya tescil edilen 141 ada 6 ve 184 ada 11 parsel sayılı taşınmaz ile davalı ... adına tapuya tescil edilen 141 ada 7 ve 184 ada 10 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara uygulandığı, kadastro sırasında taşınmazlara uygulanan tapu kaydının maliklerinin eşit paylar ile davada taraf olmayan ... ve davacı ... ile davalı ... olduğu, davada taraf olmayan ..."in taşınmazdaki payını davacı ve davalıya 1980 yılında haricen satarak zilyetliği devrettiği ve bundan sonra tarafların taşınmazlarda eşit paylar ile malik oldukları hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazların aralarında paylaşılıp paylaşılmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece dinlenen bilirkişi ve tanık beyanlarından, taşınmazların öncesinin bir bütün olduğu, kadastro sırasında fiili kullanıma göre tespit yapıldığı ve fiili kullanımın 30 yılı aşkın süredir değişmediği, bu süre zarfında davacının fiili kullanıma rızası olmadığını gösterir bir niza da çıkarmadığı anlaşılmaktadır. Kaldi ki paylaşım yapıldığı hususu davacı tarafından kabul edilmek ile beraber paylaşımın kendi rızası dışında olduğu iddia edilmiştir. Hal böyle olunca, taşınmazların taraflar arasında rızaen paylaşıldığının kabulü gerekir. Mahkemece bu hususlar gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 07.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.