MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılık
HÜKÜM : Hükmün açıklanması ile;
TCK’nın 158/1-j-son, 168/1, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet



Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan (Kapatılan) Kadıköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 17/02/2011 tarih ve 2010/112 E. 2011/38 K. sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 14/03/2011 tarihinde kesinleşmesinden sonra beş yıllık denetim süresi içerisinde 22/08/2012 tarihinde yeni bir suçun işlenmesi nedeniyle duruşma açılarak İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 01/07/2014 tarih ve 2014/9 E. 2014/150 K. sayılı kararı ile açıklanan atılı suçtan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın denetim süresi içinde işlediği Bartın Sulh Ceza Mahkemesi’nin 02/07/2013 tarih ve 2013/48 E. 2013/812 K. sayılı kararı ile mahkumiyetine ilişkin hükümde belirtilen 5237 sayılı TCK"nın 106/1 maddesinde düzenlenen tehdit suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesine göre uzlaşma kapsamında kalması nedeniyle, sanık ile katılan arasında 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemlerinin yapılması için dosyanın infaz aşamasında uzlaştırma bürosuna gönderildiği ancak 18/09/2019 tarihli uzlaştırma raporundan, taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığının anlaşılması üzerine 14/10/2019 tarihli ek karar ile, uyarlama yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş olduğunun yapılan UYAP sorgulamasından belirlenmesi üzerine yapılan incelemede;
Karar başlığında suç tarihinin, kredi sözleşmesinin imzalandığı 25/04/2008 tarihi yerine şikayet dilekçesi tarihi olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Banka kredisi ile motor satan ... Motor ünvanlı şirketin yetkilisi olan sanığın yönlendirmesi ile, daha önce kredi ile motor satın almış olması nedeniyle yeni kredi talebinin kabul edilmeyeceğini öğrenen temyiz dışı sanık...’in, kayınpederi olan mağdur ...’nin nüfus cüzdanı fotokopisini temin ederek sanığa getirdiği, sanığın da müşteki TEB Tüketici Finansman A.Ş.’den temin ettiği kredi başvuru formunu, kredi talep eden kişiyi ... olarak gösterip doldurduğu, doldurulan bu forma ... isminin altına temyiz dışı sanık..."ın imza attığı, bu şekilde hazırlanan kredi sözleşmesinin bankaya ibraz edildiği ve karşılığında mağdur ... adına 2.515,00 TL kredi çekildiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan olayda; 25/04/2008 tarihli TEB Tüketici Finansman A.Ş. Tüketici Kredi Sözleşmesi’nin taraflarının mağdur ... ile mağdur ... Finansman A.Ş. olduğu, TEB Tüketici Finansman A.Ş. adına atılan imzaların banka görevlileri tarafından atıldığı, adına kredi başvurusu yapılan mağdur ...’nin kimliğinde herhangi bir sahtecilik yapılmaksızın sözkonusu sözleşmenin banka görevlileri huzurunda imzalanmış olması gerektiği gözetilerek ve sahtecilik yönünden açılmış bir dava bulunmaması, alınan kredi miktarı ve kredi tutarının sanık tarafından defaten ödenmiş olması karşısında, sanık tarafından mağdur bankanın denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette sergilenen herhangi bir hileli hareket bulunmadığı anlaşılmakla, atılı suçtan sanığın beraati yerine mahkumiyetine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.