Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/5144 Esas 2019/3101 Karar Sayılı İlamı

İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER
Mahkeme : İSTANBUL 21. Ağır Ceza Mahkemesi


Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, ... sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2) Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanet Memurluğu’nun 2008/1220 sırasında kayıtlı uyuşturucular ile şahit numunenin TCK’nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi yerine TCK’nun 54. maddesi gereğince zoralımına karar verilmesi,
3) Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanet Memurluğu’nun 2008/1220 sırasında kayıtlı ambalajların dosyada delil olarak saklanması yerine TCK 54. maddesi uyarınca zoralımına karar verilmesi,
4) Sanık hakkında tekerrüre esas alınan hapis cezasının dayanağı olan TCK 141/1 maddesi kapsamında düzenlenen hırsızlık suçunun hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde ... sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/3. madde hükmü uyarınca uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve UYAP’tan yapılan sorgulamada anılan suça ilişkin mahkumiyet hükmü açısından uyarlama yargılamasının yapıldığı ve ilamın ortadan kaldırılmasına karar verildiği görülmekle, adli sicil kaydında da tekerrüre esas başkaca hüküm bulunmayan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanma koşullarının ortadan kalkması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1)TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
2) Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde " TCK 54. maddesi gereğince zoralımına” ilişkin kısmın çıkartılmasına ve yerine “ TCK’nun 54/4 maddesi uyarınca müsaderesine” ibaresinin eklenmesi,
3) Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde “ambalajlarının” ibaresinin çıkartılmasına ve yerine TCK"nın 54/4 maddesi uyarınca müsaderesine ibaresinden sonra gelmek üzere “ Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanet Memurluğunun 2008/1220 sırasında kayıtlı ambalajların dosyada delil olarak saklanılmasına” ibaresinin eklenmesi,
4) Hüküm fıkrasının 2. maddesindeki cezanın tekerrürlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin kısmın hükümden çıkartılması,
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.