
Esas No: 2015/1511
Karar No: 2015/475
Karar Tarihi: 08.04.2015
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1511 Esas 2015/475 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
Banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir.
Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten süjelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç olarak kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Suçun bu nitelikli halinin oluşabilmesi için, bankaya ait mal ve hizmetler ile fonksiyonlarının kullanılması yeterli olup suçun mağdurunun kim olduğunun nitelikli halin oluşumu bakımından ayrıca bir önemi bulunmamaktadır. Bankaların, ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
... Ltd. Şti."nin yetkilisi olan sanığın, katılanın yönetim kurulu başkanı olduğu ... Pazarlama A.Ş."ye aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan borcu nedeniyle soruşturma konusu, ... Şubesine ait, 19.04.2006 keşide tarihli, 50000 TL lik çeki üçüncü bir şahsa imzalattırarak, suç tarihi olan 08.12.2005 tarihinde... Kargo ile katılanın şirketine gönderdiği, sanığın daha sonra ise çek hesabının bulunduğu bankaya 17.01.2006 tarihinde çekin rızası dışında elinden çıktığından bahisle ödemeden men talimatı verdiği, ayrıca katılanın bu çek ile ilgili başlattığı icra takibine karşı icra hukuk mahkemesinde imza itirazında bulunduğu, ancak itirazın geçici olarak kaldırılmasına karar verildiği, böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği iddia olunan olayda, sanığın suça konu çeki kendisinin tanzim edip göndermediğine ilişkin aksi ispat edilemeyen savunmaları ve aldırılan kriminal ve uzmanlık bilirkişi raporlarına göre de çekteki imzalanın sanığa ait olmaması nedeniyle yüklenen suçların sanık tarafından işlendiğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 08.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.