Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1549
Karar No: 2015/15864
Karar Tarihi: 30.04.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/1549 Esas 2015/15864 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/1549 E.  ,  2015/15864 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili; işçilik haklarının bertaraf edilmesi için belge imzalatılmak istenen davacının bu belgeyi imzalamaması sebebiyle iş sözleşmesinin feshediliğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili cevabında; davacının çalıştığı üniversitedeki temizlik işini üstlendiklerini, ihale sözleşme süresinin 02.05.2012 tarihinde sona erdiğini ve yeni ihalenin dava dışı başka bir şirket tarafından alındığını, davacı ve bir kısım arkadaşlarının yeni şirkette işe başlamayacaklarını belirterek iş yerini terkettiklerinden bu gerekçe ile kıdem ve ihbar tazminat isteklerinin, diğer alacakların ise zamanında ödendiğinden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı şirket vekili; davacının davalı nezdinde çalıştığı son ihale sözleşmesinin 02.05.2012 tarihinde sona erdiğini, 03.05.2012 tarihinde işin asıl işveren ....Üniversitesi tarafından yapıldığını ve hizmet ihalesini alan yeni alt işverenin 04.05.2012 tarihinde işe başladığını ve halen devam ettiğini, müvekkilinin iş sözleşmesine son verecek bir davranış yerine 1272 işçiyi yeni ihale alıcısına devretmek amacı ile hareket ettiğini, müvekkilinin işçilerin iş sözleşmesine son vermesi gibi bir durumun olmadığını, aksine işçilerin kıdem tazminatlarını almadan yeni işte çalışmak istememeleri sebebiyle işten ayrıldıklarını, müvekkili şirketin işverenlik sıfatının bulunmadığını, davacının vardiyalı çalıştığını, dini ve resmi bayramlarda çalışmasının olmadığını, yıllık izinlerini kullandığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece bilirkişi raporundaki hesaplamalar göre alacakların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İş yerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Somut olayda, davacı tanıklar iş yerinde 07:00-16:00, 08:00-17:00, 15:00-23:00 ve 23:00-07:00 saatleri arasında vardiyalı çalışma yapıldığını, bir kısım tanıklar vardiyaların dönüşümsüz olduğunu ve vardiya sonlarında bazı günlerde başka yerlerde görevlendirme ile fazla çalışamaya devam ettiklerini beyan ettikleri görülmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 15:00-23:00 ve 23:00-07:00 saatleri arasındaki vardiyada fazla çalışma olmadığı yönündeki tespit yerindedir. 07:00-16:00 ve 08:00-17:00 saatleri arasındaki vardiya için fazla çalışma ücreti belirlenirken temyiz incelemesi birlikte yapılan seri nitelikteki davalarda tüm işçiler için fazla mesai ücreti hesaplanmıştır. Oysa tanıkların anlatımlarında vardiyalar dönüşümsüz olduğu açıklandığına göre öncelikle bu durumun aydınlatılarak davacı işçinin hangi dönemlerde hangi vardiyalarda çalıştığı ve çalıştığı vardiyanın dönüşümsüz olup olmadığı diğer bir anlatımla çalışmanın 07:00-16:00, 08:00-17:00 saatleri arasındaki vardiyada geçip geçmediği belirlenmesi gerekir. Öte yandan iş yerinde uygulanan vardiyalı çalışma sistemine göre vardiya sonlarında başka yerlerde görevlendirildikleri kabulüne göre ayrıca ayda iki defa üçer saat fazla mesai hesaplanması da dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Fazla çalışma ücretinin tespitinde açıklanan maddi ve hukuki olgular değerlendirilerek bir sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olmuştur.
    3-Davalılar arasındaki ihale sözleşmesinde, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştırılacak işçi sayı ve yevmiyeleri hakkında ayrıca hüküm bulunmakta ve bu tatil günleri çalıştırılacak işçilerin sınırlı sayıda olacağı belirtilmektedir. Mahkemece seri görülen davalarda iş yerinde ulusal bayram genel tatil günlerininde tüm işçilerin çalıştığı kabul edilmiştir. Davacının ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığına dair kayıtlar incelenmeden isteğin kabulü isabetsiz olmuştur.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi