23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/1849 Karar No: 2015/469 Karar Tarihi: 08.04.2015
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1849 Esas 2015/469 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, acentelik sözleşmesi ile katılan şirketin acentesi olan sanığın, sigorta işlemleri sonucunda tahsil ettiği 79024,86 TL'yi şirkete ödemeyip kendinde tutmasının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmadığına hükmetti. Suçun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanık beraat etti. Kararda, güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için belirli koşulların yerine getirilmesi gerektiğine ve suçun nitelikli hali içinse başkasının mallarını idare etmek yetkisine sahip olunması gerektiğine değinildi. Kararın kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: \"1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi\".
23. Ceza Dairesi 2015/1849 E. , 2015/469 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, failin kendisinin veya başkasının yararına olarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekmektedir. Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde nitelikli hali oluşmaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde ; Aralarında akdettikleri acentelik sözleşmesi gereği, katılan şirketin acenteliğini yapan sanığın, yaptığı sigorta işlemleri sonucu tahsil ettiği, 79024,86 TL yi katılan şirkete ödemeyip, uhdesinde tutmaktan ibaret eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, suçun yasal unsurları oluşmadığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/04/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.