Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
5393 Sayılı Yasanın 15/son maddesine göre, haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için, mahcuzların kamu hizmetinde "fiilen" kullanılması gerekli olup, bu hususun bir tereddüte yer bırakmayacak açıklıkta ve Yargıtay denetimine imkan tanıyacak biçimde belirlenmesi zorunludur. Belediye encümenince alınan kamuya tahsis kararının ise sonuca etkisi bulunmamaktadır.
Somut olayda, icra mahkemesince borçluya ait haczedilen çok miktarda taşınmazın tapu kayıtları getirtilerek, uzman bilirkişi aracılığıyla nitelikleri ve kullanım amaçlarının değerlendirilmesi ve şikayet süreleri de dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, kamuya tahsis kararı ile şikayete konu taşınmazların kamuya tahsis edildiğinden bahisle yazılı şekilde eksik inceleme sonucu şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.