Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3895
Karar No: 2012/6159
Karar Tarihi: 02.05.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/3895 Esas 2012/6159 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/3895 E.  ,  2012/6159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.11.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalı ...Dairesi Başkanlığı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davalı Hazine vekili, öncelikli olarak davanın husumetten reddini istemiş, devamla revizyon sonucu oluşan 3542 ada 15 parsel sayılı taşınmazdaki 6/47 hissenin kendilerine ait iken davalılara satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... Başkanlığı vekili, dava konusu edilen 3542 ada 15 sayılı parselin davacılar tarafından işgal edildiği halde; sehven davalılar tarafından işgal edilmiş gibi kendilerine ait 30/47 hissenin 3542 ada 18 sayılı parselin işgalcileri olan davalılara satıldığını, yanlışlığın farkedilmesi üzerine 22.02.2007 günlü encümen kararıyla bu işlemin iptal edildiğini, davalıların iptal işlemini idari yargıya götürdüklerini belirterek bu davanın sonucunun beklenmesini istemiştir.
    Diğer davalılar, 3542 ada 15 sayılı parseldeki Hazineye ait 6/47 hisse ile belediyeye ait 30/47 hisseyi tapu kaydına güvenerek satın aldıklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmü davacılar vekili ile davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, 17.08.1984 günlü 1/60 sayılı tapu tahsis belgesinin davacıların murisi ... adına olduğu, tapu tahsis belgesinin 1708 ada 20 sayılı parseldeki toplam 133.70 m2"yi kapsadığı, bunun 7.90 m2"sinin parsel içerisinde, 125.80 m2"sinin ise kadastrol yolda kaldığı, 1708 ada 20 sayılı parselin tamamının 354.50 m2 olup Hazine adına tescilli olduğu, 1708 ada 20 sayılı parselin iki defa imar uygulaması görüp dava konusu edilen 3542 ada 15 sayılı parselin de aralarında bulunduğu parselleri oluşturduğu, 3542 ada 15 sayılı parsel üzerinde davacıların tapu tahsis belgesine konu gecekondularının bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Mahallinde yapılan keşif sonucu tanzim olunan bilirkişi raporuna göre, davalıların murisi Şükrü Muslubaş"a ait 24.04.1985 günlü ve 1/406 no"lu tapu tahsis belgesine konu gecekondunun halen 3542 ada 18 sayılı parsel üzerinde bulunduğu görülmektedir.
    Beyoğlu Belediye encümeninin 22.02.2007 günlü ve 308 sayılı kararında da belirtildiği üzere; davacıların 3542 ada 15 sayılı parsel üzerinde bulunan gecekondularına ilişkin olarak 2981 sayılı yasadan istifade etmek için belediyeye başvurdukları, ancak zuhulen belediyeye ait 30/47 hissenin 3542 ada 15 sayılı parsel malikleri yerine 3542 ada ve 18 sayılı parselin işgalcileri olan davalılara satıldığı, bu hususun 2981 sayılı Kanunun son fıkrası hükme aykırı olduğu, belediye encümeninin yukarıda belirtilen kararı uyarınca usulsüz olarak satılan ve yolsuz olarak davalılar adına tescil edilen 30/47 hissenin satışına ilişkin işlemin iptal olunduğu, bu durumun tapu kaydına yansıtıldığı, davalıların bu iptal işleminin iptali için idari yargıda dava açtıkları, davanın reddedilip kesinleştiği yani 22.03.2007 günlü ve 308 sayılı encümen kararında herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı belirlenmiştir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için;
    -Hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunması,
    -Tahsise konu yerde 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasa uyarınca ıslah-imar planlarının yapılmış olması,
    -İlgilisine, tapu tahsis belgesi gereğince bir başka yerden tahsis yapılmamış olması,
    -Tahsise konu yerin kamu hizmetine ayrılmamış ve imar planına göre konut alanında kalmış olması,
    -Tahsise konu yer ile tescili istenilen taşınmazın aynı yer olup olmadığı ve taşınmazın niteliklerinin belirlenmesi amacıyla mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılması,
    -Tahsise konu arsa bedelinin ödenmiş olması, ödenmemiş ise taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo edilmiş olması.
    -İmar parsellerinin oluşturulması sırasında, şuyulandırmaya tabi tutulan parselden 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 18/b-c maddesi uyarınca düzenleme ortaklık payı kesilip kesilmediğinin, kesilmiş ise uygulanan oranın saptanması gerekir,
    Bu durumda mahkemece, davacıların murisi ..."ye ait 17.08.1984 günlü 1/60 sayılı tapu tahsis belgesi uyarınca, tapu tahsis belgesindeki işgal alanları da nazarı dikkate alınarak yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda yapılacak inceleme sonucunda, tescil isteğinin kabulü için yasal koşulların oluştuğu kabul edildiği takdirde, 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 10/C-2 maddesi gereğince tahsise konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının (DOP) davacıyı da bağlayıcı nitelikte olduğu dikkate alınarak tahsis miktarından bu oranda yapılacak indirimden sonra kalan miktarın tesciline karar verilmelidir.
    Mahkemece eksik araştırma ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 02.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi