14. Hukuk Dairesi 2019/1243 E. , 2019/3891 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.09.2011 gününde verilen dilekçe ile vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ya da tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın feragat nedeniyle reddine dair verilen 18.01.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 400 m2"lik taşınmaz alımı için ... Noterliğinin 04.01.2010 tarihli vekaletnamesi ile davalı emlakçı ..."ı vekil tayin ettiğini ve taşınmazın 252.000,00TL olan satış bedelini satıcı ...."ın vekili ...."a 11.01.2010 tarihinde ödediğini, 556,85 m2 yüzölçümlü 375 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 1/2"şer hisse ile... adına kayıtlı iken davalı vekilin, ..."ın 1/2 payını 11.01.2010 tarihli satış işlemi ile müvekkili adına tescil ettirdiğini, ayrıca..."ın 376 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 144/535 payını 11.01.2010 tarihli satış işlemi ile davalı vekile devrettiğini, davalı vekilin ise bu payı 26.01.2010 tarihli satış işlemi ile dava dışı ..."e temlik ettiğini, daha sonra 17.06.2011 tarihli ifraz işlemi ile 232,82 m2 yüzölçümlü 377 ada 17 ve 246,83 m2 yüzölçümlü 377 ada 18 parsel sayılı taşınmazların oluştuğu, 377 ada 17 parselin Celal Kara, 377 ada 18 parselin ise müvekkili adına tescil edildiğini, 377 ada 18 parselin müvekkili tarafından 3. kişi ..."e 03.10.2011 tarihli satış işlemi ile temlik edildiğini, ancak davalı vekilin müvekkili adına vekaleten satın aldığı taşınmazın bakiye 232,82 m2"lik kısmını kendi adına tescil ettirdiğini ileri sürerek 535,23 m2 yüzölçümlü 376 ada 2 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı payın iptali ile müvekkili adına tescilini; olmazsa taşınmazın rayiç değerinden şimdilik 10.000,00TL"sinin davalıdan tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında ise 377 ada 18 parselin son kayıt maliki ... davaya dahil edilmiştir.
Davalı ... vekili, davacının 376 ada 2 parseldeki ...."ın payını taşınmazın büyük bir bölümü imar uygulaması neticesinde yola terkin edildiği için değeri düşeceğinden almaktan vazgeçmesi neticesinde taşınmazdaki payı dava dışı Mehmet Emin Karanfil"e sattığını, davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının 377 ada 18 No"lu parsel ile ilgili ... aleyhinde açtığı davayı ıslah ederek dava konusunu 376 ada 2 No"lu parsele dönüştürüp ..."a husumet yönelttiği gerekçesi ile davalı ... hakkındaki davanın reddine; davalı ... hakkındaki tazminat isteminin kısmen kabulü ile bilirkişi raporuna atfen 376 ada 2 parseldeki 144 m2"lik kısmın dava tarihindeki değeri olan 70.000,00TL bedelin davalıdan tahsiline ilişkin verilen kararın davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 03.05.2016 tarihli ve 2016/525 Esas, 5407 sayılı Karar ile özetle ""1- Davacı vekili 10 gün içinde hükmü katılma yolu ile temyiz etmediğinden süresi geçirilen temyiz isteminin reddine; 2- Davalı ..."ın temyizine gelince; davacı, davalı ..."ı taşınmaz alımı için 04.10.2010 günü yetkilendirmiştir. Dava konusu 376 ada 2 parsel sayılı taşınmazın çekişmeye konu 144/535 payı 2002 yılında imar uygulaması ile Cafer Kılıçaslan adına kayıtlı iken 11.01.2010 günü davalı ..."a satış yoluyla devredilmiş, .... da bu payı dava açılmadan önce dava dışı 3. kişiye devretmiştir. Görülüyor ki davacı, davalıyı dava konusu taşınmazı edinmesinden sonra yetkilendirmiştir. Dolayısıyla, davalının yetkili olmadan davacı zararına iş ve işlemler yapması olanaklı değildir. Bu nedenle, davalının müvekkilden aldığı ifa ederken talimata uygun davranmadığından, sadakat ve özen gösterme borcunu yerine getirmediğinden söz edilemeyeceğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir."" gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş; bozma ilamına karşı davacı vekili 09.06.2016 tarihli dilekçesi ile karar düzeltme talebinde bulunmuş ise de 05.11.2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmesi üzerine Dairemizin 26.11.2018 tarihli ve 2018/2689 Esas, 8437 sayılı Kararı ile özetle, davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmesi gerektiğinden söz edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından vekalet ücretine ve ..."in davalı sıfatına hasren temyiz edilmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; bu nedenle reddi gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
6100 sayılı HMK’nin 326. maddesinde, kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir. HMK’nin 323/ğ maddesi uyarınca avukatlık ücreti de yargılama giderleri arasındadır. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. maddesinde de “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olaya gelince, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi yerinde ise de yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalılardan sadece ... yararına harçlandırılmış dava değeri olan 150.000,00TL üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, her iki davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş; bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.