17. Hukuk Dairesi 2016/8969 E. , 2019/1272 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı kurum tarafından, davacı şirkete, 14.03.2013 tarihinde 2013/310 sıra nosu ile 253.300,00 TL talepli Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun"un 79. maddesi uyarınca haciz bildirisi gönderdiğini, gönderilen haciz bildirisinde, borçlu ...’ın, davacı şirketten olan tüm alacaklarının SGK"ya yatırılması gerektiğinin bildirdiğini, davacı şirketin haciz bildirisine 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra cevap verebildiğini, haciz bildirisinde adı geçen ..."ın, davacı şirketten hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını belirterek, davacı şirketin; 3. kişi ..."a Amme Alacaklarının Tahsili Hakkındaki Kanun"un 79. maddesi gereğince borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı SGK vekili; davacı kurumda kayıtlı işveren ..."ın davalı kuruma olan borçlarının davacı şirketteki alacaklarının haczi yolu ile tahsili amacı ile 6183 sayılı yasaya göre davacı şirkete haciz bildirisi tebliğ edildiğini, davacının yasal süre içerisinde öngörüldüğü şekilde itiraz etmemesi halinde haciz bildirgesine konu alacağın davacı şirketin zimmetinde sayıldığını, davacı kurumun işleminin yerinde olduğunu belirterek açılan davanın reddini savunmuştur.
Davanın ilk açıldığı ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesince; Dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın görevli ve yetkili ... İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, taraflar kararı temyiz etmediğinden dosya kendisine gönderilen ... İş Mahkemesince; bu defa işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 15/01/2015 gün, 2014/10189-2015/318 sayılı bozma ilamında, davanın 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkin olması nedeniyle genel mahkemenin görevli olduğundan, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiği hususuna değinilmiştir.
... İş Mahkemesince bozma ilamına uyulduktan sonra görevsizlik kararı verilerek dosya ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, mahkemece davanın kabulüne, davacının davalı kurum tarafından gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği 02/04/2013 tarihi itibariyle davalı kurum borçlusu ..."a 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 79. maddesi gereğince borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş;, hüküm, davalı vekili tarafından yeniden temyiz edilmiştir.
1-Dava, davalı kurumun prim alacağı sebebiyle 6183 sayılı AATUHK."nun 79. maddesinin uygulanmasından kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 88. maddesinin 16. fıkrasında "Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51 inci, 102"nci ve 106"ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır." Aynı maddenin 19. fıkrasında da "Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir." (506 SSK."nun 80/IV-VI fıkraları) denilmektedir.
Somut olayda daha önce iş mahkemesince verilen karar Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 15/01/2015 gün, 2014/10189-2015/318 sayılı ilamı ile görev yönünden bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de; görev kamu düzenine ilişkin olduğundan ve kamu düzeni ile ilgili hususlarda usule ilişkin kazanılmış hak oluşmayacağından
(HGK.nun 29.3.1995 tarih 14/855-242 Ek kararı) hükmün görev yönünden bozulması gerekmiştir.
2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalı vekilinin, temyiz itirazlarının incelenmesine ise şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma sebebine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.