20. Hukuk Dairesi 2016/6901 E. , 2018/649 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ...beldesi, ... mahallesi ... mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medeni Kanunun 713. maddesi gereğince adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve fen bilirkişisi ..."ın 15.06.2009 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile işaretli gösterilen 1926,21 m²"lik taşınmazın davacı gerçek kişi adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazinenin temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 06/03/2012 tarih ve 2011/15216-2012/4529 E.K. sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Medeni Kanunun 713 ve 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davacı yararına oluştuğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda taşınmazların eski tarihli memleket haritasında ormanlık sahanın dışında kaldığı bildirildiği halde, orijinal renkli memleket haritası ile kadastro paftası getirtilip çakıştırılmadığı için taşınmazın yerinin memleket haritası üzerinde doğru gösterilip gösterilmediği denetlenemediği gibi 1980’li yıllara ait hava fotoğrafları incelettirilerek aktüel durumu belirlenmemiş, uzman ziraat mühendisi ve jeolog bilirkişilerden; taşınmazın niteliği hususundaki, komşu parsellerin toprak yapısıda mukayese edilmek suretiyle, taşınmazın toprak yapısı ve niteliği ile hakim unsurun toprak mı yoksa kayalık ve taşlık mı olduğu, deliceden aşılı zeytin ve harnupların aşı yaşlarını, dağılımlarını, kapalılık durumlarını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, fotogrametrik kadastro paftası getirtilerek kullanım sınırları araştırılmamış ve bu pafta memleket haritası ile çakıştırılarak taşınmazın yeri tam ve kesin olarak tespit edilmemiştir." denilmiştir.
Bozma kararı sonrası dosya asliye hukuk mahkemesinin verdiği görevsizlik kararı ile Silifke Kadastro Mahkemesine devredilmiş, mahkemece yapılan yargılama sonucu dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... Yolu mevkii, 1853 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1976 yılında orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması yapılmış ve kesinleşmiştir. Daha sonra 1985 yılında 2896 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosunu tamamlama ve 2/B madde uygulaması yapılıp, 17.04.1986 günü ilân edilerek kesinleşmiştir. 1987 yılında 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması yapılmış, bu çalışmada 25.01.1989 günü ilân edilerek kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu 1966 yılında yapılmış, çekişmeli taşınmaz tesbit dışı bırakılmış, 2013 yılında 3402 sayılı kanuna göre yapılan kadastro çalışmasında 1853 parsel numarası verilerek malik hanesi açık bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ..."e yükletilmesine 05/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.